İnsana sormazlar mı bizim Sevr'in ne olduğunu anlamamız için, Lozan Antlaşması'nın büyüklüğünü anlamamız için, meclisin kütüphanesine mi gitmemiz gerekir? Politikacılar daha önce meclis kütüphanesinden mi mezun oldular? Bunların üniversiteleri yok mu? Atatürk'ü oraya gitmeyen bilemeyecek mi? Ya da sayın Dengir Fırat bugüne kadar meclis kütüphanesinden 24 saat çıkmadı da mı Atatürkçülüğü öğrendi? Böyle bir şey olabilir mi? Sevr'i Lozan'ı bilmiyorlar diyor, Atatürkçülüğü bilmiyorlar diyor ama kendisinin anladığı Atatürkçülük nedir onu biz de bilmiyoruz.

Benzer Sözler

Ben Atatürkçüyüm, ben cumhuriyetçiyim, ben laikim, ben antiemperyalistim, ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım, ben insan hakları savunucusuyum... Ben Atatürkçüyüm, ben cumhuriyetçiyim, ben laikim, ben antiemperyalistim, ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım, ben insan hakları savunucusuyum, ben terörün karşısındayım; ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım! Dün sabaha değin araştırararak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın. Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.

Bu kadar abuk sabuk şey olmaz. Dünyada hazırlık sınıfı denen bir olay yoktur. Hazırlık sınıfı yabancı bir ülkeye gelen yabancı öğreniciye verilir. Demek ki Türkiye’de arkadaşlar! Türkiye’de Türk genci kendi vatanında yabancı öğrenci durumuna getirilmiştir. Bu sömürgeleşmeden de öte bir şeydir. Bu büyük ihanettir. Bu işi yapanlar, savunanlar, buna alet olanlar, bunlar büyük bir ihanet içindedirler. Hele bunlar bir de Atatürkçüyüm diyorsa, tam sahtecidir. Çünkü Atatürk’ün en büyük mücadele ettiği mesele buydu. Onun için gerçek Atatürkçüler, gerçek milliyetçiler, gerçek emperyalizme karşı olan sol eğilimliler, neredesiniz arkadaşlar? Hepiniz birleşin ve Batı’nın bu alçakça oyununa ve bunun içeride işbirliğini yapan kuyruk takımına karşı çıkın ve bu milleti ilelebet tarihten adının silinmesine engel olun.

Bugün ülkemize karada ve denizde ikinci Sevr’i dayatmalarının da bu kuralla ilgili olduğunu gözden kaçırmamalıyız. Türkiye kendisini güçlendiren bu değişim, silkelenme sürecinden geçmeseydi şüphesiz yumuşak bir Sevr’e dönüş etabına sokulacaktı. Bunlar bize reform, AB üyeliği süreçleri diye yutturulacak, vatandaş ikna edilmeye çalışılacaktı.

Liste
Yükleniyor…