Benzer Sözler

Yahudi, Hristiyan veya Türk olsun fark etmez. Bütün ulusların ibadethaneleri insanların üzerine korku salmak, insanları köleleştirmek, gücü tekeline almak ve çıkar sağlamak amaçlı kurulmuş insan icadından başka bir şeye benzemiyor.

Dinsel inancın tehlikesi, sıradan insanların çılgınlık meyvelerini toplamalarına ve bu meyvelerin kutsal olduklarına inanmasına imkan vermesidir. Her yeni neslin çocuklarına dinsel konuların diğer konular gibi haklı çıkarılmasına gerek duyulmadığı öğretildiğinden, medeniyetler hala akılsız ordularla dolup taşmaktadır. Bugün bile birbirimizi eski literatüre dayanarak öldürmekteyiz. Bundan daha üzücü ve saçma bir şey olabilir mi?

Din, insanın alt üst olmuş kendi hayal gücüyle yarattığı var olmayan yaratıkların korkusuyla, insanın yargılama yeteneğini yok ederek, bütün akli yeteneklerini kaybettirdi ve insanı en sefil, acınası köle haline getirdi.

Korku beyni felce uğratır. İlerleme cesaretten doğar. Korku inanır, cesaret şüphe eder. Korku yere düşer ve dua eder. Cesaret ayakta durur ve düşünür. Korku kaçar, cesaret ilerler. Korku barbarlıktır, cesaret uygarlık. Korku tanrılara, şeytanlara, ruhlara inanır. Korku dindir. Cesaret bilim.

Yeryüzünün bütün dinlerinde ‘orduların Tanrısı’nı, ‘kıskanç bir Tanrı’, ‘intikamcı bir Tanrı’, ‘yakıp yıkan bir Tanrı’, katliamdan zevk alan ve kullarının onun bu zevkine hizmet etmeyi görev bildikleri bir ‘Tanrı’ buluruz. ... İnsan ... sadece din adamlarının hayal ürünü hikâyelerinden tanıdığı tanrısının boyunduruğu karşısında eğilmek zorunda olduğuna inanır; o din adamları ki her mutsuz ölümlüyü önyargı zincirine bağladıktan sonra onun efendisi olarak kalırlar ya da onu tanrının yeryüzündeki temsilcisi olan –ve tanrılardan daha az korkunç olmayan– tiranların mutlak iktidarı karşısında savunmasız bırakırlar.

İnsanlar bu dünyadaki yaşam trajedisine başkaca bir avunç bulamadıkları için din tanrıları yaratmıştı. Dehşet ve felaketi savuşturmak için perdenin arkasında gizlendiğini hayal ettikleri bir ‘aracı’nın beğenisini kazanmaya çalışarak, yanıltıcı kontrol duygusunu oluşturmak adına felsefe ve dinin düş ürünü tesellilerine dönmüşlerdi insanlar.

Din akla karşıdır; insanlığın mutluluğa ulaşmasını engeller; siyasal zorbalığa elverişli zemin hazırlar. Dinleri bilgisizlik ve korku doğurmuş; “eğitim”, “alışkanlık” ve “zorbalık” geliştirmiş; baştaki büyükler ve zenginler de onu çıkarlarına uygun bularak korumuşlardır.

Liste
Yükleniyor…