Güneş ve gezegenlerin devinimleri sökmesi zor bir düzenlilik gösteriyordu. Onlara yol gösteren melekler olması gerektiği pek de akıldışı değildi. Yoksa nasıl olabilirdi bu düzenlilik?
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Kutsal Kitap'taki yalın yaratılış resmi, on yedinci yüzyıl sonlarında inandırıcılığını yitirmeye başladı.
Neyse ki, sadece birkaç puan yıl önce yaptığı gibi din artık bu kadar etkili egzersiz yapabilirsiniz eski terörü ve güçler vardır. Ancak bağnazlığın atmosferi ve tutumu kalır. Din normalde silahlı hukuk kuvvetini sapkınları cezalandırmak için çağıramazsa, hala korku psikolojisine dayanır ve çoğunlukla etkisi insanları korkutmak ve görüşlerini çarpıtmak ve akıl yürütme sürecinin her sürecini zehirlemektir.
Sen bir ilahiyatçısın, ben ise doğa kanunlarıyla uğraşan bir bilginim. Bu iki alan, birbirlerinden farklı ve ayrı şeylerdir. Ben olayları araştırır ve bilimsel gerçekleri keşfetmeye çalışırım; fakat bunu yaparken İncil'e bakmam ve dayanmam ve bu tür kitaplarda söylenenlere aldırmam.
Resmi tarih din'dir.Üniversite kürsülerinde ve cami minber'lerinde okunuyor ve okutuluyor.Hutbe'dir.
Osmanlı Cemiyeti'nde şunu açık söyleyelim, klâsik devir "İslâm Devri" dediğimiz -Abbasiye Devri" ve "Orta Asya"da Timurlenk ve onun oğulları Uluğ Bey zamanında süren klâsik parlak ilmî gelenek bitmiştir. Osmanlı Dönemi bu klâsik ilmi geleneğin parlak olarak devam ettiği, hattâ devam edebildiği bir devir değildir.
Okumak başka bir alışkanlık, zenginlikle, demokrasiyle, dinle doğrudan ilgisi olduğunu da sanmıyorum.
Yurdumuzu istila eden Yunanlarla giriştiğimiz savaşlarda bizi, bir yandan mütecaviz Yunanlara karşı şeref ve vatanımızı korumaya çalışırken, diğer taraftan işgal kuvvetlerinin aleti haline getirilen Şeyhülislam Dürri Efendi'nin yıkıcı fetvaların ile uğraşmaya mecbur kalıyorduk. Şeyhülislam bu fetvalarda bizlerin padişaha isyan eden kimseler olmamız itibariyle ve bizlerin emri altında çalışan askerlerin de kâfir sayılacaklarını bildiriyordu. Bugün meclis kürsüsünde konuşan bu hoca (Ömer Bilen) gibi ve dün Yunan uçakları ile fetvalarını Türk siperlerine attıran Şeyhülislam gibi kimseler, mukaddes din kavramlarını siyaset sahnesine getirmek isterlerse de, artık bu gibi kimseler, Türk milletini böyle muzır hareketlerinden dolayı zarara sokamayacaklardır.
Din ticareti yapanların zaafı gerçek ve aydın hareket karşısında aşikardır. Çünkü bunlar yeni hiçbir şey vadetmez. Ve hiçbir müessese getirmez. Onların bu hareketleri, taşkınlıkları zararlı olur mu? Olur. Ama cehalet muzaffer olmaz.
Hıristiyanlığın sana yardımı dokunmuyorsa, sen de filozof ol, kalender bir filozof!
Türkiye’deki en etkin ve yaygın din “geçim derdi dini”. Globalizmin, küreselliğin dayattığı moda artık bu. Bundan başkası fasarya.
Ben Müslüman olmakla bütün gayrimüslim dünyanın benim altımda olduğunu kabul ediyorum. Yani ben bir Müslüman'ım ve Müslüman olmayan herkes benden daha düşük bir insandır. Bütün diğer dinler olduğu gibi insan olarak da, yani Müslüman değilse sadece hoşgörülebilir.
Sufizm bir din mi, felsefe mi, yoksa mistisizm midir? Her üçü de. Eğer ondan dini öğrenmek istiyorsanız, bir dindir; bilgelik öğrenmek isterseniz, felsefedir; ruhun gelişiminde rehberlik etmesini istediğinizde mistisizm olur. Gerçekte ise üçünün de ötesindedir.
On üç-on dört yaşlarımıza denk gelen dönemlerde okuyan yazan ağabeylerimiz, ablalarımız sayesinde materyalist felsefe ile tanıştık. Diyalektik materyalist felsefeye göre dinin doğuşu özel mülkiyetin ve beraberinde devletin doğuşuyla neredeyse birlikte olmuştu. Ve din parayı ve dolayısıyla devleti elinde bulunduran mutlu azınlığın halkı aldatmak için kullandığı bir uyuşturucuydu.
Başıma ne alevi dedesi, ne sünni hocası, ne haham ne de papaz gelecek. Gelmesin. Arkadaşlarım ve yoldaşlarım toplanacaklar ve beni türkülerle, şarkılarla uğurlayacaklar. Beni yıkamayacaklar, dünyadaki kirimle gideceğim. Hangi elbiseyle öldüysem, o elbiseyle gömüleceğim.
Dinsel inancın karşısına bilimselliği rakip olarak koyarsan, materyalizmin ne olduğunu kavrayamamış kıt beyinli mahlukatlar aşırı bilimselliğin maneviyatı öldürdüğünü ileri sürerler.
Dini faşizm çağdaşlığa, devrimcilere tahammül edemiyor, çünkü asıl gıdasını karanlıktan alıyor.
Ha mealden hüküm çıkarıp ulema ile savaşmak, ha her beyaz önlük giyeni doktor zannedip reçete yazdırmak. Bir dini, diğeri sağlığı yok eder.