Fatih Hilmioğlu suçludur! İÜ’yü 77 devlet ve vakıf üniversitesi arasında sekizinci, 53 devlet üniversitesi arasında ikinci sıraya yükseltti. Fatih Hilmioğlu suçludur! İÜ yerleşkesine yüz binlerce ağaç diktirdi, pek çok bina ve yol yaptırarak Türkiye’nin 7. güzel yerleşkesi haline getirdi. Fatih Hilmioğlu suçludur! Hiç gereği yokken Türkiye’nin en büyük ve en güzel ikinci (yapıldığı dönemde birinci) kütüphanesini inşa etti. Sanatın ne getirisi olacaksa artık (!) bir de güzel sanatlar fakültesi yaptırdı güzelim araziye... Fatih Hilmioğlu suçludur! İçerisinde vatan sevgisi, yurttaşlık bilinci, insan sevgisi, bilimsel ve sanatsal çalışmaların, çağdaşlık vs. gibi konuların anlatıldığı, yapıldığı pek çok konferans salonu yaptırdı.

Benzer Sözler

Bakışımıza getirilen işbölümünü, bir tür zincire vurulma ve bir tür hapislik olarak görmeliyiz; aklın hapisliği işbölümünün zincirleriyle gerçekleştiriliyor. Böyle bakarsak, Batı dünyasındaki ve Türkiye'deki üniversitelerin, insan aklının büyük hapishanesinin koğuşları olduklarını görürüz.

Bir insanın kişiliğini eleştirmekle hatalarını eleştirmek ayrı şeylerdir. Eğer eleştiri insanın şahsiyetine yönelikse, o kimse kendini değersiz hissettiğinden, savunmaya ihtiyaç duyar, ruhunda suçluluk ve pişmanlık duyguları uyanır. Fakat yaptıkları eleştirilirse bu faydalı bir harekettir. Aksi halde insanlar hatalarının farkına varamazlar.

Bende üniversiteye gitmiştim, bütün profesörlerin aklı, adaleti, hakikati, iyiliği, güzelliği, vb vazettiklerini biliyorum. Hepsi! Bir tanesi bile kötülüğü ve alçaklığı öğretmez. Peki neden bütün öğrencileriniz böylesine sahtekar ve dolandırıcı? Onlara öğretmiyor musunuz, yoksa defterlerine mi geçirmiyorlar söylediklerinizi?

Aydın geçinen, sinemacı geçinen tayfamız 'Biz yapamayız' kompleksinden kurtulmadığı sürece hakikaten bir şeyler yapmaya debelenen bir kaç kişisel çabayla kalır. Son dönemdeki filmlerimize bakın. Çok güzel filmler yaptık. Herhangi bir ülkenin sinemasına, tarihin kendisine bakın adım adım ilerler. Bir şey bir anda tepeden pat diye inmez. Adım adım oluşur oluşur, adım adım ilerlersiniz.

En iyi olmak için en iyisini istiyorsun. Tabii ki en iyi yemeği istiyorsunuz, yüzme havuzunu, jakuziyi ve saunayı talep etmeniz gayet normal. Tamam, bunlar var ama daha modern olmasını istiyorsunuz. Modernize etmeliler, çünkü City'nin tesislerini görüyorsunuz. 'Güncel olun, kendinizi biraz geliştirin artık!' diye düşünüyorsunuz, çünkü Manchester United şu anda çok geride.

Alman üniversitelerinde de Maocular var. Onlar da bizimkiler gibi türlü edepsizlikler etmektedirler. Boykota zorlama, işgal, molotofkokteyli ve bunun gibi şeyler... Bu defa Alman üniversitelerinden birinin profesörleri: — Biz bu edepsizlere hocalık etmeyiz! diye grev yapmışlar. Öğretim üyeleri arasında bizim kızıl asistan ve doçentler gibi Maocu öğrencilerin suç ortakları yokmuş demek. Çünkü bizim üniversitelerde kışkırtıcıların çoğu asistan, doçent hatta profesör!

Liste
Yükleniyor…