Erdoğan yeni bir Osmanlı İmparatorluğu için hayal kuruyor.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Başbakan Menderes NATO ülkeleriyle beraber nükleer enerjiye ulaşma zaruretini vurgulayan bir konuşma yaptıktan tam 4 ay sonra 27 Mayıs darbesi yapılmış ve Türkiye'nin nükleer enerji alanındaki yatırımları da akamete uğratılmıştır. Bu durum ta ki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonu ve dönemin Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın çalışmalarıyla Akkuyu Nükleer Santrali'nin temellerinin atılmasına kadar sürmüştür. 2023'te de Akkuyu'nun ilk reaktör ünitesi bitirilecek ve önemli bir aşamaya geçilecektir. Diğer 3 ünitenin de 2026 yılına kadar faaliyete alınması planlanmaktadır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilhassa Filistin davası ile Orta Doğu'da özgürlük ve barış sağlanması için çok mücadele ediyor. O yüzden Müslüman halklar kendisini hem çok iyi tanıyor hem de çok seviyor. İktidarı süresince adeta yeni bir Türkiye inşa etti. Türk halkının hayat kalitesini yükseltti. Ayrıca alt-üst yapı, sağlık hizmetleri ve eğitim alanlarında büyük yatırımları oldu. Asyalı bir siyasetçi olarak, 24 Haziran seçimlerinde Orta Doğu'da, Filistin'de ve hatta dünyada adalet için mücadele eden Erdoğan'ı destekliyorum. Çünkü Erdoğan, adalet için mücadele eden bir lider.
Tayyip Erdoğan yönetiminin Suriye düşmanlığı, Türkiye'nin bölünmesine hizmet etmektedir.
Bugün maalesef Türkiye’nin yarısı kendisini, kendi ülkesine yabancı hissetmeye başladı. Bu, insanları kendi ülkelerine karşı yabancılaştırıyor. Erdoğan, Türkiye’nin yarısını depresyona soktu.
1991 yılında Sovyetler Birliği çözüldü. 1992 yılında Yugoslavya parçalandı. 1993 yılında sırada Türkiye var.
İslamizasyon, eninde-sonunda, Türkiye'de insanı bozmak operasyonu'dur. Bozuculukta şimdi magazin ve dizilerle yarışmaktadır.Sınıfidir, bozarak fabrikada sulh peşindedir. İslamizasyon kolay yönetim ve diktatoryal rejim için taban hazırlama işidir. Cahil ve tabi insan ya da yaratık imalatı demek mümkündür ve oradayız.
Türkiye'nin büyük zenginleri bugünkü Türkiye'yi fazla aydınlık buluyor. Daha karanlık bir Türkiye istiyorlar.(2007)
Peki ne görüyoruz; sonsuz tamahkar bir plütokrasi ile karşı karşıyayız. Şunu ileri sürebiliyorum, her sömürgeci Türkiye büyük zenginlerinden daha az sömürgecidir. Artık bunlar için 'halkım' demek çok yersiz, her sömürgeci sömürdüğü halka bunlardan daha yakın ve insaflıdır. Her sömürgeci bunlardan çok daha 'kalıcı' ruh halindedir ve bunları, kesinlikle 'kaçıcı' tarif etmek zorundayız.
Biraz tarih biliyorum, bana göre Deli İbrahim'den sonra Türkiye'de hükümet etmeye gelmiş en bilgisiz kimsedir. Sabri Ülker'in bisküvi kutularını saymayı bilebiliyor
Hangi ahmak benim sabetayizme olumsuz baktığımı söylüyor, bu tür ahmaklarımızın azaldığını sevinerek söylebiliyorum. Sabetayistler olmasaydı, biz bu cumhuriyeti kuramazdık, diyen ben oldum. Bugün Sabetayistler, Türkiye'ye sadık olsalar, bu kadar sarsılmazdık, bu da benim ifademdir, büyük çoğunluğu ülkenin çıkarlarını gözetmiyorlar ve geriye kalanlar ise bu ülkeye, Türkiye'ye, eskisinden daha fazla bağlıdırlar.
Bugünün Türkiyesi'ne bakarak, Orta Çağı çok daha iyi anlayabiliyorum; çünkü şu anda, büyük bir put imalathanesinde yaşadığımı düşünüyorum, ülkemizde sesi olmayandan şarkıcı, yüzü olmayandan oyuncu, pelteklerden spiker yapılmasını, en cahillerin en büyük profesör sayılmasını görüyor ve şaşıyorum.
Artık Türkiye'nin ekonomik ve sınıfsal gelişimi içinde, laisizm de emekçi sınıfların güvence alanına katılmıştır ve bunu anlamak durumundayız. Ne sermaye ne de bürokrasinin belli kesimleri, artık laisizme sahip çıkmıyorlar.(1976)
Türkiye'yi İslamlaştıran, Türk Silahlı Kuvvetleri'dir. Kemalizm'e ihanet ettiler ve karanlığa soktular. Kemalizme hiç güvenmediler ve 1970 yıllarının ortasından beri güvensizliklerini yazıyorum.