En yüksek sayıdakilerin en yüksek mutluluğu ahlak ve yasamanın kurulumundadır.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Ölüm Üçgeni: Efendim, şerefsiz ve ahlaki sınırsız bir dünyada yaşıyoruz. Nasıl mutlu olabilirim?
Eğer halka duyuru yapılarak, tüm ceza hukukunun yürürlükten kaldırıldığı ilan edilseydi, ne sizin ne de benim, buradan evimize dinsel güdüler tarafından korunarak gidecek cesareti bulamayacağımızı düşünüyorum. Eğer aynı şekilde, tüm dinlerin asılsız olduğu ilan edilseydi, hepimiz, sadece kanunların koruması altında, endişelerimiz ve aldığımız tedbirler artmaksızın, eskisi gibi yaşamayı sürdürebilirdik.
Eylemler, mutluluğu artırmaya yöneldiği ölçüde doğru, mutluluğun tersini üretmeye yöneldiği ölçüde yanlıştır.
Diğer her şey için geçerli olan mizaç için de geçerlidir. Etkilerine göre iyi veya kötü olarak nitelendirilirler; etkilerine bağlı olarak toplumun mutluluğunu artırır veya azaltırlar. Bir insanın mizacı iki bakış açısından değerlendirilebilir: Ya kendi mutluluğu ya da diğerlerinin mutluluğu üzerindeki etkilerine göre. Bu iki açıdan bakıldığında ya da iki açıdan herhangi biri seçildiğinde ya iyi olarak nitelenir ya kötü ya da apaçık durumlarda bozuk.
Ceza yasası yanlış. Ömrümüz boyunca neleri yapamayacağımızı yazmışlar: Hırsızlık, adam öldürme, çalıntı mal satın alma, gasp. Ama insanın belli koşullarda, bunları yapmak yerine neler yapabileceği yazılmamış..
Herkes özgür olana kadar kimse tamamen özgür olamaz; herkes ahlaki olana kadar kimse tamamen ahlaki olamaz; herkes mutlu olana kadar kimse tamamen mutlu olamaz.
İnsansız adalet olmaz. Adaletsiz insan olur mu? Olur, olmaz olur mu! Ama, olmaz olsun.
'Adamı olmak' veya 'adamı sayılmak' hukuk, ekonomi ve ahlak cephelerinde temel ilke halindedir. Böyle olunca 'insan', çok daha asalak, fiziksel olarak çok daha yağlı, daha az becerili, duygusuz, güvensiz ve ufuksuz bir yaratığa dönüşüyor.
Aslında etik bilgisine çok ihtiyacımız vardır. Bizde etik, şimdi moda olduğu için o kelime kullanılıyor ama
Gerçek sanatçı, Tanrı'nın lütuflarıyla doğan ve kadirşinas halkın alkışlarıyla beslenen nadide bir çiçektir. Gerçek sanatçı kendini topluma adayan kişidir. Sanatçı kendi hayatını yaşayamayan sorumlu insandır. Sanatçı her saniyesi ölçülü ve mesuliyet dolu bir varlıktır. Gerçek sanatçı nice uzun yılların yükünü omuzlarında taşıyan bir ağır işçidir. Sanatçı topluma mutluluk veren ıstırapları neşeye çeviren insandır. Sanatçı her kalpte dolaşan kandır. Bir toplumun kalitesi yetiştirdiği gerçek sanatçılarla ölçülmektedir. Ve de sanatçı çok sabırlı olmalıdır her nimetin bir külfeti vardır çünkü.
İnsan tabiatına aykırıdır, insan tabiatı bu dünyaya yönelik mutluluk ister. Dünyasını mükemmelleştirmeyen insan kim olursa olsun mutsuzdur. Dünyevi mutluluk, başarı ve ahlakın temelidir. Dünya mutluluğunu by-pass eden herhangi bir düşünce, din, rejim, insanlığa zarar verir.
Onurun kurallarını bizim yıldızları incelediğimiz gibi inceleyenler var: Uzak bir mesafeden.
Onlar gibi düşünmedin mi, suçlu olacaksın. Hırsıza hırsız, katile katil demeyeceksin. Ya ortak olacaksın ya göz yumacaksın her yaptıklarına. Ölmek kötü değil ki bundan. Bu ne rezil dünya?