Benzer Sözler

Askerler 10 yıl önce dönemin başbakanı Necmettin Erbakan'ı iktidardan uzaklaştırdı. O darbeyi yaratan koşullar bugün yeniden ortaya çıkıyor. Bir kez daha iktidarda bir İslamcı var. Bir kez daha generaller, hükümetin laik devleti nasıl zedelediğini öfke ile fısıldıyorlar. Bana göre Türkiye'de 2007 yılında bir askerî darbe olması şansı yüzde 50. Çoğu Türk, Başbakan Erdoğan'ın Erbakan'dan daha ılımlı olduğunu düşünmesine karşın, Erdoğan yine de bir İslamcı. Son haftalarda Türkiye'nin en üst düzey subayları ile konuştum. Hepsi demokrasiye ara verilmesini arzulamadıklarını ancak askerlerin yakında laikliği -ki o olmadan çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede demokrasi olamaz- korumak için harekete geçmek zorunda kalabileceklerini açık bir biçimde dile getirdiler.

Korkmayın. Her şeyden vazgeçerim, laiklikten asla. Lübnan'da din devleti kurmak isteyenlerin önce benim cesedimi çiğnemeleri gerekir. Yetmez; Lübnan Dağları'nda tarih boyunca kimsenin zaptedemediği kalelerimize de saldırmaları gerekir. O zaman ne yapacağımızı bir kez daha tekrarlamama izin verin: Her zaman, her yerde, kanımızın son damlasına kadar savaş...

Mustafa Kemal, Türkiye’nin yüzyıllardan beri iki büyük kahredici gücü, iki büyük lanetleme gücü ezdiğini haykırdığı gün, Türkiye Büyük Millet Meclisinin gönderine ilk Cumhuriyet bayrağını çekmişti. Bu iki kahredici, lanetleme, baş belası güç neydi? Mustafa Kemal’e göre; birisi Emperyalizm, öteki Saltanat’tı. Cumhuriyet Saltanat kazanını devirip, emperyalizmin ateşini Türkiye’de söndürdüğü için, bir Millî Kurtuluş yarattı.

Fransızlar 1830’da Cezayir’i sömürgeleştirdi, 1839’da da İngilizler Aden’i. Tunus da böylece elde edildi 1881’de. Mısır 1882, Sudan 1848, Libya ile Fas 1912. 1920’de de Avrupa bölüşüverdi Ortadoğu’yu. Bu arada Türkiye’yi paramparça etmek istediler. Batı’nın sömürgeci belkemiği, Mustafa Kemal Atatürk’le, Türkiye’de kırıldı.

Biz Türkiye'yi ileri götürelim, 2023 hedeflerine, Mustafa Kemal Atatürk'ün muasır medeniyetler diye hedef gösterdiği ülkemizi daha da yukarı taşıyalım derken, ülkemizi geriye götürmek isteyen gerici vesayetçi zihniyetin asla ama asla Türkiye'de muvafık olması mümkün değil. Başaramayacaklar, bu karanlık zihniyetle mücadelemizi sürdüreceğiz. Millet iradesini tahrip etmeye yeltenen, bu değerlere kasteden bu zihniyete, güruha hukuk çerçevesinde cevaplar verilecektir. Siyaset de, demokrasiyi, hukuk, anayasayı bu anlamda korumak için en büyük hassasiyet içinde olmalıdır, olacaktır.

Liste
Yükleniyor…