Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse Michelangelo'nun resim yaptığı Beethoven'ın beste yaptığı veya Shakespeare'in şiir yazdığı gibi süpürün. O kadar güzel süpürülsün ki gökteki ve yerdeki herkes durup Burada dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş desin.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Ani başarılar hem pek azdır, hem de tesadüflerin getirdiği başarılardır. Başarı sabırla ve sürekli çalışmayla elde edilir.
Her iş belirli koşullar altında yapılır. Koşullar olumsuz olsa da kişi bu koşulları yene yene işi başarır.
Maalesef toplum olarak biz sınırlarımızı zorlama çabasına hiç girmiyoruz. O yüzden de dünya çapında bir iş yapmamız çok zor oluyor. Birilerinden daha iyi olmak yerine yaptığınız şeyde çok daha iyi olmak için çalışmanız gerekir. Bunun içinde o alana uygun şekilde donanımlar sağlamalısınız. Teknolojiyi de bu amaçla kullanmak bence en ideali.
Genç adamlar, henüz tüm sırlarını bilmediğimiz bu güçlü ve güvenli yöntemlere güvenin. Ve, kariyeriniz ne olursa olsun, kendinizi küçümseyici ve kısır bir şüphecilikle lekelemenize izin vermeyin, ulusların üzerinden geçen belirli saatlerin hüznüyle cesaretinizin kırılmasına izin vermeyin. Laboratuvarların ve kütüphanelerin dingin huzuru içinde yaşayın. Önce kendinize şunu söyleyin: "Eğitimim için ne yaptım?" ve giderek ilerledikçe, "Ülkem için ne yaptım?" ta ki insanlığın ilerlemesine ve iyiliğine bir şekilde katkıda bulunduğunuzu düşünmenin muazzam mutluluğunu yaşayabileceğiniz zaman gelene kadar. Ancak, çabalarımız hayat tarafından desteklensin ya da desteklenmesin, büyük hedefe yaklaştığımızda, "Elimden geleni yaptım" diyebilmemize izin verin.
Büyük insanların uğraştığı ve koruduğu yükseklik, ani bir sıçrayışla erişilmiş değildir. Onlar diğerleri uyurken geceleri azimle yukarıya tırmanmaya çalışıyorlardı.
Çok zor bir şeyi yapmakla uğraşan ve çok iyi yapan bir kişi, kendisine saygısını hiçbir zaman yitirmez.
İş bulmak benim için hiçbir zaman sorun olmadı. Çünkü ekmeğimi kalifiye bir işçi olarak değil, sıradan bir amele gibi çalışarak kazanıyordum.
Herkes yaptığı işe benzer. Bugün büyük basında çalışıp da öküz olmamak mümkün değildir. Zordur. (1992)
Mekteplerin bütün programlarını değiştirmek ve ıslah etmek pek zor bir işti. Bundan yılmadım.
Bizi ayakta tutan kalelerimiz tamamen düşmeden, temiz toplum yaratmak için ulusça bir an önce kollarımızı sıvayıp işe koyulmalıyız. Bu noktada Martin Luther King'in çağrısının hala geçerliliğini koruduğunu belirtmeliyim: "Uçamıyorsan koş. Koşamıyorsan yürü, yürüyemiyorsan emekle, emekleyemiyorsan başarabildiğin hareketi yapmaya devam et!"
Bataklığı kurutmak, sıtmalıya kinin rejimi yaptırmak, trahomlunun gözüne ilaç damlatmak, okul binasını yapmak, yaralının yarasını sarmak, gebeye çocuğunu doğurtmak, pulluğun nasıl kullanılacağını veya tamir edileceğini öğretmek, bozuk köprüyü yapmak, ıslah edilmiş tohumu tarlaya saçmak, fidan dikerek onu büyütmek ve step köylüsünün ‘dal’ diye adlandırdığı ağacı hakikaten ağaç haline getirmek; ulemanın (alimin) işi değil, kahraman teknisyenler ordusunun işidir. O (köylü), bu kahramanları kendi içinden yetiştirmeğe mahkum. Bütün felaketlere katlanarak, ıstırabı zehir gibi yutarak çalışan ve başlarının üstünde şereflerle örülü birer taç taşıyan bu kahramanlar köyü dile getirecekler. O zaman yeni sesler duyacağız. Bu seslerden ürkmeden onları dinlemek lazımdır. Köyden yeni renk ve seda getirenleri saygı ile karşılamak gerekir.”