Dünya, 15 yaşından küçük çocuklara din dersi vermeyecek kadar dürüst olursa, belki o zaman ona umut besleyebiliriz.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Ezansız ve camisiz bir vatan olmayacağı gibi, camiyi bilmeyen, onu hissetmeyen bir çocuk da hep eksik, hep köksüz kalır.
Dinler, yetişkinlerin rızası arasında özel olarak uygun olabilir, ancak küçük çocuklara öğretilmemelidir.
Bir çocuk doğar doğmaz onun kafasıyla kalbini bir yığın saçmalıklar ve yalanlarla doldurmaya başlıyoruz. Kalbini değil de yumruklarını kullanması için elimizden geleni yapıyoruz. Bunun en büyük sorumluları da sapık din adamlarıyla, politikacılardır. İnsanları bunların ellerinden kurtarmak gerek.
Dünya, 15 yaşından küçük çocuklara din dersi vermeyecek kadar dürüst olursa, belki o zaman ona umut besleyebiliriz.
Çocuk toprak gibidir. Ne ekerseniz size onu verir. Çiçek ekince çiçek, diken ekince de diken alırsınız.
Kız çocuklarınıza küçükken getirdiğiniz şekerleri, çikolataları "bunları sana Allah gönderdi kızım" diye verin. Örtünme vakti gelince ona başörtüsüyle gelin ve "kızım sana küçükken şeker gönderen, çikolata gönderen Allah'ın senden örtünmeni istiyor." deyin.
İlerlemek istiyorsanız, büyük çapta işler kurmak kararındaysanız iyi öğrenim göreceksiniz, alçak gönüllü olacaksınız, çok çalışacaksınız, adam yönetme sanatını her gün biraz daha öğrenmeye çabalayacaksınız, dürüstlükten ayrılmayacaksınız.
Dürüst olmak gerekirse, politikacıların dini inançlarını büyütmesinden hoşlanmıyorum, o yüzden ben bunu büyütmüyorum.
Ana-babaların, yöneticilerin ve öğretmenlerin çocuklara Teslis, Bakire Meryem, İndralar, Trimurti, Budalar, Muhammed'in göğe yükselmesine dair çağdışı ve akla sığmaz öğretiler yerine, sade gerçekleri, bütün dinlerin herkesçe paylaşılan taraflarını, insandaki tanrısal ruhun metafizik özünü ve kendisine nasıl davranılmasını istiyorsa başkalarına da öyle davranması gerektiği biçimindeki kılgısal yasayı öğretmeleri seçilmelidir.
Bil ki, çocuklarım cahil ve tembel olmasın diye her şeyi gözden çıkarırım onların gelişmesine yardımcı olmak için işimi gücümü bırakırım gerekirse.
Türkler, devletin cebinden geçinen, çocukların eğitimi ile ilgilenmeyen ve sürekli başörtülü kız çocukları üreten bir topluluk.
Öğretmen dilsizse çocuklar cezalandırılma korkusu; öğretmen konuşkansa çocuklar utanma duygusu yaşar.
Bilgi hazinelerine ulaşabilen insanların sayısı ne kadar artarsa, dini inançlardan kopuş da o kadar yaygınlaşır.
Her şey dinin yanında: vahiy, kehanetler, hükümetin koruması, en yüksek değer ve tanınmışlık... ve hepsinden öte, doktrinlerini çocukluğun körpe çağında zihne kazıma, dolayısıyla neredeyse doğuştan gelen fikirler gibi görülmelerini sağlama şeklindeki paha biçilmez ayrıcalık.
Dinsel inancın tehlikesi, sıradan insanların çılgınlık meyvelerini toplamalarına ve bu meyvelerin kutsal olduklarına inanmasına imkan vermesidir. Her yeni neslin çocuklarına dinsel konuların diğer konular gibi haklı çıkarılmasına gerek duyulmadığı öğretildiğinden, medeniyetler hala akılsız ordularla dolup taşmaktadır. Bugün bile birbirimizi eski literatüre dayanarak öldürmekteyiz. Bundan daha üzücü ve saçma bir şey olabilir mi?
Ölüm olmasaydı, inanç temelli dinin etkisi yok denecek kadar az olurdu. Belli ki ölüm gerçeği bize dayanılmaz geliyor, inanç ise mezara girdikten sonra daha iyi bir hayata kavuşacağımız umudundan besleniyor.