Dinsizler, tarihin her çağında insan hakları için savaştı, ve her zaman özgürlüğün ve adaletin korkusuz avukatı oldular.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Dinsizler, tarihin her çağında insan hakları için savaştı, ve her zaman özgürlüğün ve adaletin korkusuz avukatı oldular.
Hukukun olmadığı yerde halk 'sürü', insan 'köle'dir. Devlet hukuka saygılı hukuk da insanları özgürleştirdiği oranda meşrulaşır. Hukukun üstünlüğü dışlanırsa, en adil hukuk bile keyfiliklerin oyun oynandığı bir manipülasyon alanına dönüşür.
Geçmişleri ne olursa olsun tüm vatandaşlarımızın medeni hak ve özgürlüklerini titizlikle korumalıyız. Her türlü baskının, her türlü adaletsizliğin, her türlü nefretin medeniyetimize saldırmak için tasarlanmış bir takoz olduğunu unutmamalıyız.
Beni ilgilendiren hukukun da yönetimin de insan haklarına, açık kavranılmış insan haklarına dayanması.
Bizden durmamızı isteyen dünyaya gülüyor ve diyoruz ki: Bu güne kadar bizim için, sizi dinlememizi gerektirecek ne yaptınız?
Sanayileşmiş toplumun her yerde laik toplum olması da rastlantı değildir. Bu toplum, her insanın bir birey olarak kişilik sahibi olduğu, bu nedenle de insan haklarının tanınıp korunduğu toplumdur. Bu toplumda doğal yeteneklerini geliştirebilmek bireyin ilk hakkı sayılmaktadır. Bunun için bireyleri, başkasının eşit hakkına zarar vermemek koşuluyla, tehlikesi ve zararı da kendisine ait olmak üzere, kendi kendisini istediği gibi yöneltip yönetmekte özgür bırakmak, çağdaş toplumun –deyim yerindeyse- anayasasıdır.
Dünyada Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkeler içinde bağımsızlık, özgürlük, ulusal egemenlik, uygarlık ve çağdaşlık konusunda en önde gelen Türkiye’mizin inançlarını en mutlu biçimde yaşayanların ülkesi olduğunu yadsıyamayız. Bu ülkelerden hiçbirisinden demokrasi ve insan hakları Türkiye’deki ölçüde yaşanmamaktadır. Daha anayasası olmayanlar vardır.
Biz, Ahilik İmamlarının yolundan gitmeye devam edeceğiz. Yılgınlık ve başların eğilmesini reddediyoruz, zulmü reddediyoruz, bozulmayı gösteriyoruz, özgürlük ve adalet için çağırıyoruz, kim kabul ederse kabul eder, kim reddederse reddeder.
Bütün büyük şeyler basittir ve hatta çoğu tek bir kelime ile ifade edilebilir; Özgürlük, adalet, onur, görev, acıma ve umut.
Bu yüzden Bunun bir özgürlük mücadelesi olduğuna inanıyorum. Ve bunu bir adalet mücadelesi haline getirmek istiyorum. Adalet sadece suçluyu cezalandırmak için değil. Ama aynı demokrasi ve özgürlük değerlerini dünyanın dört bir yanındaki insanlara getirmek için adalet.
BM Güvenlik Konseyinde güçlü ülkelerin vetosu karşısında maalesef hukuk zayıflara pek yardımcı olmuyor. Yasalar ayrıca saldırgan ve insan hakları ihlallerine imza atan güçlü taraflara uluslararası teminat veriyor. (ABD) Kudüs ve Golan'ı İsrail'e ekleyerek pratikte tanınması gibi zorla toprakları alınanların hukukunu kim garanti edecek?
İdam cezası, 'intikam' üzerine inşa edildiği için hukuki değildir. İdam cezası, telafisi ve geriye dönüşü imkânsız sonuçlar doğurabileceği için insani değildir.
Kadın, çocuk, hayvan, engelli ve çevre hakları. Bunlar laf ebeliğiyle, şişinmelerle, göz boyamacı kafa tutmalarla insanlık vicdanında giderek azalan notlarımızı yükseltebilir mi? Aynı dersten, yüz yıl çakmak sadece ayıp değil, ahmaklık da değil mi?