Dinin ve köle ticaretinin dirilişi el ele yürür.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Dindar efendilerinin dinsel çığlıkları arasında boğuluyor. Dinin ve köle ticaretinin dirilişi el ele yürür.
Bu ülkenin kilisesi kölelere karşı yapılan haksızlıklara yalnızca ilgisiz kalmakla yetinmiyor, karşı tarafın yanında saf da tutuyor!
Onurun kurallarını bizim yıldızları incelediğimiz gibi inceleyenler var: Uzak bir mesafeden.
Bir gün, İslam'la kandırılmışların yığınsal desteğini alacak asıl sinsi hırsız tayfası başa geçerse şaşmayın!
Yegane istikrarlı toplum polis devletidir. Bir toplum ya özgürdür ya istikrarlı. Aynı anda ikisi birden olamaz. Seçimini yap. Ben şahsen katı, yapay bir toplumdansa her zaman özgür, organik bir toplumu tercih ederim. Eğer insanlar korku ve ölümden kurtulmak için illaki cennet değneğini kullanacak denli zayıfsa belki de ihtiyaçları olan, korku ve ölümdür. Çıldırıp kendilerini sokaklara vurmaktan, birbirlerini soymaktan ve birbirlerini gebertmekten din vasıtası ile geri duracak kadar ahlaksızsalar siktirsinler efendim. Bırakın çıldırsınlar; çünkü layık oldukları şey, suç ve deliliktir belki de.
Yahudi, Hristiyan veya Türk olsun fark etmez. Bütün ulusların ibadethaneleri insanların üzerine korku salmak, insanları köleleştirmek, gücü tekeline almak ve çıkar sağlamak amaçlı kurulmuş insan icadından başka bir şeye benzemiyor.
Anne karnındaki yumurtayla ilgilenen toplum, Doğan çocukların yüzüne bile bakmaz.
Dinler, kendilerini sevgi ve merhamet dini olarak tanımlasalar dahi, onlara inanmayan insanlara karşı sert ve acımasızdırlar.
Her şey dinin yanında: vahiy, kehanetler, hükümetin koruması, en yüksek değer ve tanınmışlık... ve hepsinden öte, doktrinlerini çocukluğun körpe çağında zihne kazıma, dolayısıyla neredeyse doğuştan gelen fikirler gibi görülmelerini sağlama şeklindeki paha biçilmez ayrıcalık.
Din kimseye destek olmaz. Dinin kendisinin desteklenmesi gerekir, daimi bir dilencidir. Diğerlerinin çalışmaları sayesinde var olur ve kendisine bağışta bulunan kişileri destekliyormuş gibi davranacak kadar kibirlidir.
Soytarı olan ben değilim, deliliğini gizlemek için ciddiyet oyunu oynayan şu aklın mantığın alamayacağı ölçüde sinsi, bönlüğünden bile habersiz toplum.
Din, insanın alt üst olmuş kendi hayal gücüyle yarattığı var olmayan, akli yeteneklerini kaybettirdi ve insanı en sefil, acınası köle haline getirdi.
Yanılgıdan bir kişi acı çekiyorsa, buna delilik denir. Yanılgıdan birçok insan acı çektiğinde ise buna din denir.
İkiyüzlülük ve aldatmaca yaşamımızın temeli haline gelir. Ne var ki toplum böyle bir ahlaklılık koşullarında yaşayamaz. Böyle süremez: Değişmek zorundadır, değişecektir.
Din adamları ve polislerden uzak durun çünkü ikisinde de bok çukurunun anahtarı var.
Bizim ahlak ve törelerimizi, bizim toprağa bağlı, göklerden mahrum ruhlarımızı tapınaklara sokmaya ne gerek var?
Müslümanlıkları kafalarındaki takkeyle sınırlı! Para kazanmak için çevirmedikleri numara yok!