Din odaklı terör ve kıyımlar hala devam edecekse ve geleceğe topallayarak gideceksek gerçek sorunun ne olduğunu düşünmemiz gerekiyor! Öldükten sonra size ne olacağını bildiğini söyleyenlere gelince; Hiçbir şey bilmediklerini garanti ediyorum. Bundan nasıl mı emin olabilirim? Çünkü ben bilmiyorum ve sende de benim sahip olmadığım o zihinsel güçler yok !
- Henüz kategori yok.
-
Fransa Ligue 1'de Marsilya - Brest Maçı: Kritik Randev…08.11.2025
-
Mevsimlik Lezzetlerle Sonbahar Sofralarına Özel Risott…08.11.2025
-
Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi Hedefi ve Mali Zaferle…08.11.2025
-
Sevilla'dan Tarihi Zafer: 14 Yıllık Hasret Guadalquivi…08.11.2025
-
Suudi Arabistan Pro Lig: Al Fayha - Al Akhdoud Karşıla…08.11.2025
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bütün dinler “öldürmeyeceksin, zulmetmeyeceksin“ diye çıkmış olmasına rağmen, din kadar uğruna insan öldürülmüş başka bir kavram var mı?
...laik ve özgür düşünen insan... 'din kutsallıkları'nın çerçevesine sokulamaz. Bunu yapma yolundaki 'din terörü' karşısında korkmadan, yılmadan yeterince savaşım verilmelidir artık.
Cennet; çocukları, insanları, yakarak, boğarak, doğrayarak, canlarına kastederek gidebileceğiniz bir yer olabilir mi? Böyle bir Cennet tahayyülü olabilir mi?
‘Allah şöyledir, böyledir, şunu ister, bunu istemez’ diye ahkâm kesen HERKESİN boş konuştuğunu düşünüyorum. Çünkü ‘Nereden biliyorsun?’ sorusunun tatmin edici bir cevabı yoktur.
Dinsel inancın tehlikesi, sıradan insanların çılgınlık meyvelerini toplamalarına ve bu meyvelerin kutsal olduklarına inanmasına imkan vermesidir. Her yeni neslin çocuklarına dinsel konuların diğer konular gibi haklı çıkarılmasına gerek duyulmadığı öğretildiğinden, medeniyetler hala akılsız ordularla dolup taşmaktadır. Bugün bile birbirimizi eski literatüre dayanarak öldürmekteyiz. Bundan daha üzücü ve saçma bir şey olabilir mi?
Din, hiçbir insanın emin olmasının mümkün olmadığı şeyler hakkında eminmiş gibi davranmanın saygıdeğer bir davranış kabul edildiği tek tartışma alanıdır.
Siz aslinda kimin daha iyi bir görünmez arkadasi oldugunu bulmak için birbirinizi öldürüyorsunuz.
Dini savaş en basit haliyle en iyi hayali arkadaşa sahip olmak için birbirini öldürmektir.
Bir dünyayı dinle ya da Semavi türden dinlerle doldurmak, sokakları dolu silahlarla doldurmaya benzer. Kullanılırsa şaşırmayın.
Ona tapanlar dahi, hakkında bir fikir sahibi olmanın imkansız olduğunu kabul ederler.
Dinsel ya da ideolojik ne kadar inanç varsa hepsi sembollerle, simgelerle konuşur, simgelerle etkiler ve insanlar inançlarının simgeleri için birbirlerinin gözlerini oyarlar.
Cihadçı radikalleşmenin dinî radikalleşmenin bir sonucu olduğunu düşünmek bir hata: Durum öyle olsaydı, çok daha fazla cihadçı olurdu. Çünkü, (...) Selefilik, Müslüman dindarlık biçimleri arasında küreselleşmeye ve kültürsüzleşmeye en elverişli biçim. Cihadçıları büyüleyen, ilâhiyat veya tasavvuf değil, eylem ve şiddet.
Tüm alçaklıklar Tanrı adına yapılmadı mı, tüm kanlı idam sehpaları Tanrı adına kurulmadı mı, insanlar yakılmadı mı, zındıkları öldürmek için mahkemeler ve engizisyon onun adına kurulmadı mı, bütün aptallaştırma çalışmaları onun adına yapılmadı mı ve günümüzde bile çocukların hassas ruhları dinsel eğitimle Tanrı adına zedelenmiyor mu [kelepçelenmiyor mu?]
Bedenen diriliş fikri kulağa garip geliyor, hatta saçma, tabii cezalandırma amacını saymazsak. Düzeltmekten çok intikam anlamına gelen bütün cezalar da ahlaken yanlıştır. Peki Dünya'nın sonu geldiğinde yapılacak sonsuz işkencelerin, ne tür bir ahlaki ya da uyarı amacı olabilir ki?
Sizin ölümsüzlüğünüzle hiç işim olmayacak; bu hayatta zaten yeteri kadar perişanız, bir de bundan sonrakiyle ilgili tahminde bulunma saçmalığına gerek yok.
Hiçbir savaş, inanç ayrılıklarının sebep olduğu boğuşmalar kadar şiddetli, kanlı ve uzun olamazdı.
Nerede başlıyordu faşizm? Atılan ilk bombalarda, ya da üzerine yazılıp çizilen terörde değil.
Bizim modern bilim, görünmeyen bir prensip olarak, Yüce bir Gücü kabul eder fakat Yüce bir varlığı ya da kişisel bir Tanrı'yı reddeder.