Bütün şovenistler birtakım benzer gerçekler arasındaki benzerlikleri görmeme gücüne sahiptirler. Britanyalı bir muhafazakâr Avrupa’da kendi kaderini tayin hakkını savunur, Hindistan’da buna karşı çıkar, hem de hiçbir tutarsızlık hissine kapılmaz. Uygulamalar niteliklerine göre değil bunları kimin yaptığına göre iyi ya da kötü ilan edilir ve ‘bizim’ taraf yaptığında ahlaki rengi değişivermeyen neredeyse hiçbir zulüm çeşidi —işkence, rehineler kullanma, zorla çalıştırma, kitlesel sürgün, yargısız infaz, tahrifat, suikast, sivilleri bombalama— yoktur.

Benzer Sözler

Soykırım gibi, insanlar hayvanların başına ne geldiğini öğrenmek istemiyorlar, reddetme hali içerisindeler; yakılmış insanların dumanları arasında işini görmeyen devam eden “İyi Almanlar”ın bir benzerini ahlaki iyilik ve merhamet numarası yapan; ama yiyecek seçimleri hayvanlara yönelik soykırımı devam ettirmeye yarayan önyargılı ikiyüzlülerden başka bir şey olmayan “İyi İnsanlar”da görebiliriz.

İkiyüzlülük temelleri yıkıldıkça, toplumda ahlâk düzeyi yükselir. Özellikle bu dönemlerde, ikiyüzlülük tamamen eleştirilip yadsındığında ahlâk duygusu en hızlı ilerlemesini gerçekleştirir; ancak o zaman bu duygu büyür, yükselir, incelik kazanır.

Bende üniversiteye gitmiştim, bütün profesörlerin aklı, adaleti, hakikati, iyiliği, güzelliği, vb vazettiklerini biliyorum. Hepsi! Bir tanesi bile kötülüğü ve alçaklığı öğretmez. Peki neden bütün öğrencileriniz böylesine sahtekar ve dolandırıcı? Onlara öğretmiyor musunuz, yoksa defterlerine mi geçirmiyorlar söylediklerinizi?

Liste
Yükleniyor…