Bütün ideolojilerin faciası, çelişkiye izin vermemelerindedir. Tutarlı olmak için yalan söylenir.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Benim idealimdeki rejim olsa, ben de seni astırırdım. Sonra da darağacının altına oturup hüngür hüngür ağlardım!
Akıl kavramı ne kadar güçten düşerse, ideolojik manipülasyona, hatta en kaba yalanların yayılmasına o kadar elverişli duruma gelir.
Kişilikleri itibari ile namuslu olanların, partilerinde meşhur yalancılar olmaları nasıl mümkün olabilir?
Sovyetler Birliği'nin, İkinci Dünya Savaşı sonunda ülkemizden toprak ve üs istediği, Amerikan arşivlerini kullanarak kanıtladığım ve başında ve işine gelinceye kadar Washington'un bile kabul etmekte güçlük çektiği bir yalandır.
Gülüş, öncelikle bir aydın halidir. Çünkü çelişkiyi görebilme kabiliyetini gerektiriyor; çelişkide gülünçlük, çözülebilir olmasından kaynaklanıyor. o halde çözülebilir çelişkilere gülmek, yüksek bir insan halidir, öyle diyebiliyoruz. Ancak çelişkiyi görebilmek için ise bir isyancı ruh mutlak gerekiyor. Birbirine bağlıyoruz.
Dinselleştirme sürüleştirmenin yoludur. Şiddet bir ideolojinin yıkılması ve bir diğerinin yerleştirilmesidir. Yetmişli yıllarda çok büyük bir yoğunluk kazanmış olan aydın katliamını böyle anlamak durumundayız; anti-laik ve anti-entelektüel bir savaştır. Şöyle de söyleyebilirim; aydın katliamı bir dezentellektüalizasyon savaşı idi ve dinselleştirme ile sürüleştirme açısından zorunludur.
Doğrular, güçlü yürüyüşler içindir. Yozluk, ideolojik planda, bir yanlışlıklar kokteylidir.
Mizah çelişkiyi görme yeteneğidir. Özellikle gülünçlü çelişkiyi sezebilme işidir. Bu da eleştirinin kaynağı anlamındadır. Bunun için mutlaka zeka gerekiyor, ama tersi de doğrudur; mizah yapa yapa zeka gelişiyor.
Komedi, insanoğlunun önlenebilir çelişkilerinin gülünçlü görüntüsünü sergilemesi ise, ütopya da toplumsal düzeltilebilir bozuklukları gidermek için tasarılar hazırlamaktır.
Yön arayıcısı değil, Devrimciydi. Devrimci Doğan bir inattır; yolundan hiç dönmedi. Kendi yoluna gölge düşürecek en küçük bir adım atmadı.
Aydın biraz da uyumsuz olabilendir. Yaşadığı ortam ile çelişkisi olan kimsedir. Aydın, biraz da kendisiyle çelişkisi olan kimsedir. Çünkü aydın, tanımı gereği, gelişen kimsedir. Ama çelişki olmadan gelişme olmaz. Aydın gelişen, gelişirken, biraz da, geliştiren kimsedir. Geliştirmeyen, aydın olmaz.
Cahillik hiç ayıplanacak bir şey değildir hatta cahil tutarlıdır kendi içinde. Kötü olan yarı cahillerdir.