Bizim modern bilim, görünmeyen bir prensip olarak, Yüce bir Gücü kabul eder fakat Yüce bir varlığı ya da kişisel bir Tanrı'yı reddeder.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
‘Allah şöyledir, böyledir, şunu ister, bunu istemez’ diye ahkâm kesen HERKESİN boş konuştuğunu düşünüyorum. Çünkü ‘Nereden biliyorsun?’ sorusunun tatmin edici bir cevabı yoktur.
Ona tapanlar dahi, hakkında bir fikir sahibi olmanın imkansız olduğunu kabul ederler.
Fizikçi Steven Weinberg'in vurguladığı üzere bilim, Tanrı'ya inanmayı imkansız kılmaz, daha doğrusu Tanrı'ya inanmamayı mümkün kılar.
Cahil insanlar yaşadıkları dünyayı anlayabilmek için tanrılar ve şeytanlar yaratırlar, bilim bunları dedavi eder.
Evrim teorisi Tanrı’nın varlığını ne inkar eder, ne de teyit eder. Çünkü bilim, doğadaki fenomenleri açıklamakla yükümlüdür. Tanrı ise doğaüstü bir varlık değil mi! Bu konuda bilim ne söyleyebilir ki? Evrim teorisi diyor ki, insanlar doğal bir sürecin sonunda, zamanla meydana gelmiştir. Din de bunu yadsımıyor. Bir kutsal kitabı fen kitabıymış gibi okumak dine yapılabilecek en büyük kötülük bana göre.
Bir insan hem Tanrı'ya hem de evrim fikrine inanabilir. Bundan şüphe edilmesi bana saçma geliyor.
Gökyüzünde duran ve yukarıdan süzülen her bir serçenin çetelesini tutan, uzun sakallı beyaz bir erkek olarak biçimlendirilmiş Tanrı düşüncesi gülünçtür. Ancak, Tanrı sözcüğü ile kastedilen, evreni yöneten fiziksel yasalar ise öyle bir Tanrı’nın varlığı açıktır. Bu Tanrı duygusal olarak doyurucu değildir... Yer çekimi yasasına dua etmek mantıklı olmaz.
Oraya vardığımda çok neşelenmiştim, benim bilgilerimi yazan gardiyan bana dinimi sordu ve ben onu 'Agnostik' olarak yanıtladım. Nasıl hecelendiğini sordu ve bir iç çekerek 'Evet, pek çok din var ama öyle sanıyorum ki hepsi de aynı Tanrı’ya tapıyorlar.' dedi. Bu başımdan geçen olay beni bir hafta boyunca neşeli tuttu.
Olympos tanrıları veya Norveç tanrıları için durum neyse, Tanrı için de odur. Olympos ya da Valhalla tanrıları da var olabilir. Var olmadıklarını ispatlayamam ama, bence Hıristiyan Tanrısının var olması, öbürlerinin var olmasından daha olası değildir. Hepsinin varlığı bir olasılıktan öteye geçmiyor bence.
Defalarca söylediğim gibi bana göre kişileşmiş bir Tanrı çocukça bir şey. Beni bir agnostik olarak adlandırabilirsin... Ben, kendi var oluşumuzu ve doğayı kavrayarak anlamayabilmemiz hususundaki zayıflığımızla uyumlu tevazulu bir tutum almayı tercih ediyorum.
Sultanım, günümüzde artık devletler dinden ve geleneklerden gelen kurallara göre değil, akıl ve bilim ilkelerine göre yönetilmektedir.
Şarap içiyorum, doğrudur. Aklı olan da beni haklı bulur. İçeceğimi biliyordu Tanrı. İçmezsem Tanrı yanılmış olur.
Bilim adamlarının din ve bilimin ayrı tutulmasını dilemek için pratik nedenleri vardır. Dinin derinlemesine bölücü meselesine girerlerse, beladan başka bir şey göremezler.
Dindar bir insanın bu Tanrı’ya dua etmesi boşuna demektir. Dua işe yarasaydı etkileri nesnel olarak gözlemlenirdi. Gözlemlenmiyor ama.
Bilim, gerçeğe olan bağlılığını değiştirmeyecek. Sadece dinin saçmalığa olan bağlılığını değiştirmesini umabiliriz.