- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Filistin Araptır ve nehirden denize kadar özgürleştirilmelidir. Filistin topraklarına göç eden tüm Siyonistler burayı terk etmelidir.
Filistin Araptır ve nehirden denize kadar özgürleştirilmelidir. Filistin topraklarına göç eden tüm Siyonistler burayı terk etmelidir.
Ortadoğu halkları İslam uygarlığını yeniden canlandırabilirlerse, birlik olabilirlerse, çağın dengesizliği düzeltilebilecektir. Filistinli kardeşlerime, İslami devrim özlemi yüklü devrimci selamlarımı yolluyorum. Yaşasın, yeryüzündeki tüm inananların birlikteliği! Yaşasın Filistin! Yaşasın Kudüs!
Türk Arapsız yaşayamaz; kim ki yaşar der, delidir. Arabın Türk, hem sağ gözüdür, hem sağ elidir. Veriniz başbaşa, zira sonu hüsranı mübin.
Koç'un, Sabancı'nın İtalya sahillerindeki hantal yük gemilerindeki sığınmacı Kürt, Türk ve Araplar'dan farkı yoktur. Hem sığınmacı ve hem de eski topraklarında sömürgecidirler; Türk büyük zenginleri, bu eski topraklarına, bir sömürgeci kafasıyla yaklaşyorlar.Akepe ile kurdukları idare, bir sömürge hükümetidir.
İranlı dostlarım, benim İran'da en yüksek düzeyde izlendiğimi, okunduğumu söylediler ve bir de, Mossad'ın bütün sırlar yazılmamışsa, öldürmediğini haber verdiler. Oradaki pratik budur. Çünkü öldürürlerse, o zamana kadar açıklanmamış sırlar, açıklanır; endişeleri bu imiş ve ben bu öğüdü ciddiye alıyorum. Zamana bırakıyorum. Benim, Irak’taki Kürt Şefleri’nin Kripto-Yahudi olduklarını açıklamam, Tel-Aviv’de büyük bir rahatsızlık yarattı ve senaryonun önemli bir bölümü açığa çıkmış oluyor. Irak’ta bir Kurdo-Judaic devlet kurmak istediklerini ileri sürüyorduk, şimdi daha inandırıcı olmuştur. Ayrıca, artık bir perde inmiştir ve o perdeyi tekrar çekmek imkânsızdır. Bu nedenle Mossad’ı da artık fazla önemsemiyorum.
Yahudiliğin Filistin'e yerleşmesinde 'Mikve İsrael' çok çok önemlidir. 'Mikve' İspanyolca'da, 'umut' demektir, İbrani 'Tikve İsrael' diyorlar; o zamanki Osmanlı memaliki ve bugünkü İsrael'de kurulan tarım okulu ve çiftliğidir. Benzeri Aydın'da da kurulmuştur. Hepsi, Hamid zamanındadır. İstememiştir, ancak kapıları açmıştır. Kuşkusuz Sultan Hamid, ürkmüştür, sonra önlemeye çalıştı. Ama atı alan Üsküdar'ı geçmişti.
Koyunlarım sesimi işitir. Ben onları tanırım, onlar da beni izler. Onlara sonsuz yaşam veririm; asla mahvolmayacaklar. Onları hiç kimse elimden kapamaz. Onları bana veren Babam her şeyden üstündür. Onları Baba’nın elinden kapmaya kimsenin gücü yetmez. Ben ve Baba biriz.
19. ve 20. yüzyıllarda Japon dediğiniz, Avrupalıya benzemek için önce gözünü ameliyat ettirerek işe başlamıştır. Bu ameliyatlar halen devam ediyor. İranlı hanımlar arasında da burun ameliyatı yaygın, bizde de sarışınlık...
Ruslar eğitimli, bilgin ve sanatçı bir halk ama büyük ressam ve romancıların torunları durgun. Akademinin icatları ve laboratuvarlarda elde ettikleri bilgiler sanayiye dökülemiyor. Rus halkı bizim şark komşumuz olan İranlılar gibi kültürel mirasına ve bilincine sahip, edebiyatını seviyor ve biliyor. Türkiye'nin endüstriyel geçmişi ve zenginliği Rusya ile İran arasında bir yerde, girişimciliği hepsinin önünde; buna rağmen bu iki ülke okumuşlarının bilgi birikimine ve kültürel inceliğine sahip değiliz. Onun için de kasaba hatibi birisi bizde kitleleri etkiliyor ve rey alıyor.
Arzu edilirdi ki, uzun müddet iktidarda kalmış bir partinin başkanı sıfatıyla benim de bu mesele hakkında reyime müracaat edilsin. Büyük memleket meselelerinde, hususiyle memleket müdafaası ve harp ihtimallerinde, hükümetin muhalefet partisi ile fikir mutabakatını tecrübe etmesi, memleket birliğini sağlamak için esas tedbirdir. Halbuki bu mesele hakkında Hükümet, Büyük Millet Meclisi'nin dahi reyini almış değildir. Halbuki İkinci Cihan Harbi'nde harp Türkiye'nin kapılarını çaldığı zamanlar ve Alman orduları hudutlarımızda iken, bu memleketle iktisadi münasebetlerimizi kararını bile almadan Meclisin fikrini sormuştuk.
Bir: Ordunun birliğini muhafaza ediniz... İki: Milli Birlik Komitesi olarak siz, kendi içinizde birliğinizi muhafaza ediniz... Üç: Derhal seçime gidiniz. Bir an evvel seçime gidiniz. Bir an evvel seçime gitmekte sayılamayacak kadar çok milli menfaat vardır!
Atatürk’le beraber Sünni-Alevi düşmanlığını tamamıyla tedavi etmiştik. Bu yeniden meydana çıktı. CHP'nin programı ile bu ayrılık tedavi olunacaktır. Bu bizim için hayat meselesidir. Sünni-Alevi arasında Türk olarak bir his gibi fark yoktur. Bir kaynaşma olmuştur. Şimdi bunu ayırma teşebbüslerine, CHP olarak karşı koyacağız.
Daha önce başörtüsü konusunda yapılan Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesinden geri çevirdiler ama iklim, mevsim değişti; temel hak ve hürriyetlerin düzenleme konusu olamayacağı aşikar olmasına rağmen yasa değişikliği teklifi verilmesi zorunda kalındı. Niçin? Millet uzlaşma, birlik beraberlik bekliyor. Aynı ailede hem başörtülüsü hem de başı açığı var ama bunların birbirine mesafeli bakabilmesi mümkün değil. Gelecek dönemde bu konuyu milletimizin gündeminden tamamen çıkaracağız. 85 milyon bunun arkasında, hiç şüpheniz olmasın.
“Kanımızı ve iliklerimizi isteyerek köyün içine akıtmadıkça, kırk bin köyün kenarına münevver (aydın) insanın mezar taşı dikilmedikçe, bu köyün sırlarını anlayamayız. Köyü anlayabilmek, duyabilmek için onunla kucak kucağa, nefes nefese gelmek lazımdır. Onun içtiği suyu içmek, yediği bulguru yemek, yaktığı tezeğin ifade ettiği sırları sezebilmek ve yaptığı işleri yapabilmek gerekir. Bizim köyün ne olduğunu evvela büyük alimler, artistler değil kahramanlar anlayacaklar, sonra alimlere ve sanatkârlara anlatacaklardır. Türk köyü, daha belki yirmibeş yıl alim değil, kahraman isteyecektir.
Bütün halkları 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nda Kürdü, Türkü, Alevi ve Sünni’si ile bir araya gelsin bu çok önemli, “Diyarbakır’da da kalenin etrafını dolduralım. Barış zincirini kuralım. Bunların hiç biri masal değil. Yeter ki halk gönülden istesin.