Birinci Dünya Savaşı sonrasında; Osmanlı İmparatorluğu mütarekeyi kabul ettiği zaman; istisnasız tüm belgeler İngilizler'in eline geçmişti. Osmanlı'yı dünyaya rezil etmek için her türlü imkânları vardı. Onca gayretlerinin sonucu ne oldu? Kocaman bir sıfır. Ve aradan 40 yıl geçtikten sonra; 1950'li yıllarda; oralarda bir soykırımı yapıldığı yalanını ortaya attılar. ABD'nin Amerikan yerlilerine uyguladıkları katliamlar soykırımı sayılmıyor; savaş içinde Ermeni tebaaya yapılan soykırımı sayılıyordu!
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Birinci Cihan Harbi, ne şunun, ne de bunun için yapılmış- Bütün maksat, hedef, Osmanlı Devletinin yıkılması, hilâfetin kaldırılması, Müslüman dünyasının başsız bırakılarak parçalanıp paylaşılması idi. Hristiyan devletler, İslâm memleketlerini bir daha toparlanamaz hâle getirmek ve istedikleri gibi işgal etmek veya işgallerini sürdürebilmek, böylece oraları sömürmek, madenlerini, petrolünü ele geçirmek için bu savaşı başlatmışlardır.
İdrisîler ve İngilizler davetsiz misafirlerden başka bir şey değillerdir. Yemen'den kalıcı olarak sürülmeleri zorunludur.
Osmanlı devrinde işler daha iyiydi. Şimdi daha karışık. Bu ulus devletler bir felaket...
Yahudilerin II. Abdülhamid'den daha iyi bir dosta sahip olmadığının tamamen farkındayım.
Küçük bir çocukken babam beni her yıl Birinci Dünya Savaşı’nın yaşandığı cephelere götürürdü. Babam büyük savaşta askerdi. Adını hiç duymadığı Saraybosna diye bir şehirde sıkılan bir kurşun yüzünden Fransa cephelerinde savaşmıştı. Babamın derin endişelerine ve annemin gönülsüz rızasına rağmen hayatımın büyük bölümünü savaşlarda geçirdim.
Artık şunu anlamak lazım, Osmanlı’yı İttihatçılar batırmış değildir. Osmanlı zaten batıyordu.
Osmanlılar zamanında Halep, Şam, Bağdat, Basra, Beyrut, Kudüs, Cidde, Mekke, Medine, Sana, Hudeyde, Trablus şehirlerine pasaportsuz gidiliyordu. Meşrutiyet zamanında da Osmanlı Parlamentosunda bu bölgelerin milletvekilleri vardı.
Üzerinde güneş batmayan bir imparatorluk, yani İngiltere, devletimizi dağıtarak topraklarımızı kontrol altına almıştır. Bugünkü varlığımız ondan arta kalandır. Osmanlı topraklarının Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin nüfuzunun kontrolüne girmesini engellemek için eskiyle bir ilişkisinin kalmaması ve bana göre etki alanımızın sınırları dışına yayılması engellenmek istenmiştir.
Benzer milletler hatta aynı millet olma vasfına sahip topluluklar her biri ayrı millet sayıldı ve devletleri icat edildi. Mesela Irak ve Suriye halkları birbirinin aynı olan kitlelerdir ve bunların üzerinde bulunduğu toprakların ikisi de Osmanlı İmparatorluğu’nun parçası idi.
Ben bir asker olarak, Birinci Dünya Savaşı'nda çoğu silah arkadaşımın hayatta kalamadığı bir dönemde hayatta kaldım.
Gördüklerime, yaşadıklarıma göre, İngilizlerin insan olduğunu kabul ettim; Almanların da Alman olmayana, hâşâ bir hayvana bakar gibi baktığını gördüm. Nazarlardan taşan mana ibadullah-ı istihkar diyor Âkif, aynen öyle. Seni küçümsüyor yukarıdan bakarken. Sen 'Alman ırkı en üstün ırk' mı dersin? Allah seni böyle rezil eder fuhuş yoluyla. Zencilerin peşinde koşuyor karılar.
Dersim Kızılbaşlığı, paganlık, Hıristiyanlık ve Alevilik karışımıdır. Osmanlı döneminde çok sayıda Ermeni, Dersim’e gelip din değiştirdi.
21 Temmuz 1905. Sultan Abdülhamit, Cuma selamlığı sonrası arabasına doğru hareket ederken kendisine soru soran Şeyhülislam Cemaleddin Efendi'yle konuştuğu için gecikmesi sebebiyle bombalı suikast girişiminden kurtuldu. Suikastı planlayan Doğu Anadolu'da bağımsız bir Ermeni devleti kurmayı amaçlayan komitacılarla, Avrupa ve Rusya'daki anarşist 'yoldaş'larıydı.
Fatih o dönemde dünyanın tanınan her yerini alacaktı gibi geliyor bana. Aklında bu vardı yani. O bakımdan Büyük İskender’den pek farklı değil. Büyük İskender Doğu’ya baktı ama Fatih’in gözü hep Batı’daydı. Herhalde 10 sene daha tahtta kalsaydı İngiltere’ye kadar hepimiz Müslüman olacaktık.
1914 nüfus sayımına göre, Ermenilerin toplam nüfusu 1 milyon 250 bindi. Bugün 1,5 milyon Ermeni'nin yok edildiğinin iddia edilmesi, kendilerini komik duruma düşürmektedir. Ermenilere çağrımız, artık bu sahte soykırım iddialarından vazgeçin. Türkler ve Ermeniler 400 yıl boyunca birlikte yaşadılar. Dünya üzerinde birbirine en çok benzeyen halklardır, Türkler, Ermeniler ve Kürtler. Bugün bu iddialarınız yüzünden Ermeni halkı, Ermenistan'da yoksulluk, sefalet içinde yaşamaya çalışmaktadır. Halbuki bu iddialardan vazgeçseniz, Türkiye ile ilişkilerinizi geliştirseniz hem Kafkasya'ya barış gelecek hem de Ermeni halkını daha müreffeh bir hayata kavuşturacaksınız.