- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Yaşlılık yıllarında sürdürülen yaşam, bir trajedinin beşinci perdesini andırır. Kişi trajik bir sonun yaklaştığını bilir; ancak bunun ne olduğunu bilmez henüz.
İnsanlar bir araya gelip şehirler kurmak, kendilerini güvenlik şemsiyesi altına almak istemişler, ama siyaset sanatına sahip olmadıklarından birbirlerine kötülük edip dağılmışlar.
Hakikatte şehir bir yer veya insanlar topluluğundan ibaret değildir. Şehir olmanın gerekleri vardır. Bunlar halkının kanun kabul eder olması gerekir. İlahi bir idarecisinin bulunması, halkının da övülüp beğenilecek bir takım huyları ve adetlerini görülmesi, coğrafyasının halkın ihtiyaçlarını sağlayacağı zaruri şeylerin temininine imkan verecek elverişli tabiatı olmalıdır.
Ne gariptir ki yetenekli insanlar hayranlık, dahilerse merhamet uyandırıcı bir hayat yaşarlar. Dahilerin hapiste, hastahanede, borç içinde ve rezil olarak ölme normalin en az iki katıdır.
Ölüm hayattaki en büyük kayıp değildir. En büyük kayıp, biz yaşarken içimizde ölenlerdir.
Doğanın kötülüklerini tanımayı öğrendikçe ölümü, toplumun kötülüklerini tanımayı öğrendikçe de yaşamı hafife alırız.
İşte trajedi... Bir insanın kötü olmaya cesaret etmesi değil, milyonlarca insanın iyi olmaya cesaret edemeyişi.
Bir ulus her zaman büyük şehirlerinde çürümeye başlar, aslında belki de her zaman orada çürür.
Ben bu şehirde doğacak, Ben bu şehirde yaşayacak, Ben bu şehirde sürünecek adam değildim. Biliyordum bu şehir bana dardı, Biliyordum bu şehirde bir yığın, İnsan şeklinde hayvan vardı.