Ben İtalyan kökenli Amerikalıyım. Ve bununla gurur duyuyorum. Amerikalı olmaktan gurur duyuyorum. Çünkü orası büyüdüğüm ve bana bugün olduğum şeyi başarma fırsatı veren ülke. Konuşma özgürlüğüne ve sanatsal dışa vuruma inanan ülke. Benim gösterim geleneksel bir rock gösterisi değildir fakat müziğimin tiyatral bir sunumudur. Ve tiyatro gibi sorular sorar, düşünceleri harekete geçirir ve sizi duygusal bir yolculuğa çıkarır. İyiyi ve kötüyü, karanlığı ve aydınlığı, neşeyi ve kederi, günahlardan kurtarmayı ve kurtulmayı tasvir eder. Ben bir yaşam biçimini dayatmıyor, onu tasvir ediyorum. Ve bunun kararını ve yargısını izleyiciye bırakıyorum. Benim konuşma özgürlüğünden, ifade özgürlüğünden ve düşünce özgürlüğünden anladığım şey budur. Her gece sahneye çıkmadan önce yalnızca iyi bir gösteri ortaya koymak için değil aynı zamanda izleyicinin bunun bir aşk, hayat ve insanlık kutlaması olduğunu kavrayabilmesi için gösterimi açık yürekle ve anlayışla izlemesi için dua ederim.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Boşu boşuna adamlar birbirlerine mızraklarla saldırıp savaştığı dönemde otuz bin kişilik amfitiyatro yapmıyormuş. İnsanları bir araya toplamak; tek yürek, tek fikir ve beden olmak çok önemli.
Tiyatrolar hiçbir zaman ölmez. Malzemesi insan olan bir sanat dalı nasıl ölebilir. Duygu toplumdan uzaklaştığı zaman toplumun üretebilecekleri alan kalmaz.
İnsanların ben Gürcü'yüm, ben Laz'ım deme hakkı var. Oradaki vatandaşın "Ben Kürt'üm" demesini engelleyemezsin. "Kürtüm demeyeceksin ha" dersen isyan başlar.
Türk Türk'üm, Kürt Kürt'üm, Laz Laz'ım, Çerkes Çerkesim diyebilecek. Hepimizin üst kimliği Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.
Bu tiyatro sizin tiyatronuz. Onun yaratımından ve ilerlemesinden sorumlu olan sizsiniz.
Benim cephem sahne. Ben tiyatronun bir neferiyim. Asker hastalıktan ölmez; kurşunla ölür. Ben de cephede yani sahnede alkışlarla ve alkışların arasında ölmek istiyorum.
Bir kâğıt parçası ve kalemle birçok şey yapabilirsin. Onunla birilerini yaralayabilirsin, aşk mektubu yazabilirsin, resim çizebilirsin, kıçını silebilirsin, kâğıt parçaları yapabilirsin. Burada çok fazla opsiyon ar bu sadece senin yaratıcılığınla ve bu yaratıcılıktan geleceklerle sınırlıdır.
Molière'in dehasını parlatan budala kocaların oynak, güzel karıları değil miydi?
Sanat, medeniyetin göstergesidir. Bizim Türk-İslam sanatlarımız, hat, tezhip, ebru ve benzeri sanatlarımız, İslam medeniyetinin ortaya çıkardığı sanat dallarıdır. Peki şimdi İslam medeniyeti var mı? İnkar etmişiz çünkü biz, 'Evet, Müslümanız ama Batı medeniyetindeniz' demişiz. Ben, bunu demiyor ve kabul etmiyorum. Katiyen de kabul etmedim çünkü ben Batı'yı medeni kabul etmiyorum. Menfaatine düşkün, iki yüzlü ve eli kanlı bir güruh olarak kabul ediyorum çünkü Batı'nın bu vasıflarını hala dünyada yaşıyoruz. Dolayısıyla İslam medeniyetini inkar etmişiz. Yalnız Osmanlı ve Türk milleti olarak değil, ümmet olarak inkar etmişiz, ardından da İslam sanatları demişiz, bu bir komedi... Böyle bir şey olabilir mi? Medeniyeti yok, fakat sanatı var. O halde bunları bir temele oturtmak lazım.