Başbakan bir statta yuhalandı, ıslıklandı diye neredeyse Galatasaray'ı yasa dışı örgüt ilan edecekler. Galatasaray taraftarları kriminalize edilmeye çalışılıyor. Bu kadar vahim bir durumdayız. Bakın yarın, öbür gün Sayın Başbakan, Arena Stadı'nın önüne sandalyesini koyup, 'Bu stadı ben yaptırdım, kimse giremez' diyebilir. Sayın Başbakan'ın içinde bulunduğu ruh hali Türkiye'nin bir otoriter rejime doğru hızla gittiğinin göstergesidir.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Her kadının 'Başbakan beni kuluçka makinesi mi, erkeklerin zevkine sunulmak üzere bir mal olarak mı görüyor?' diye sorması gerek. Kadınlarımız, kendisine 'Gördüğünüz ilk erkekle uzatmayın evlenin.' diyen bir adaya nasıl oy verir?
Sayın Başbakan TV izleme ile nükleer santrali kıyaslamış. "İkisi de risklidir," demiş. Ben katılıyorum, özellikle de kendisi televizyondayken. (Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Nükleer enerjiye karşı çıkanlar, radyasyon riski olduğu için acaba bilgisayar kullanmıyor mu, televizyon seyretmiyor mu?" cümlesine karşılık)
Fenerbahçe'de taraftarın tepkisi normaldir. Bu durum Beşiktaş'ta veya Galatasaray'da olsa ne Ahmet Nur Çebi kalırdı ne de Dursun Özbek. Türkiye'de en az protesto edilen isimlerden birisi Ali Koç'tur.
Jorge Jesus, Galatasaray maçından sonra sadece bir maç kaybettik diyor. Volkan Demirel kariyeri boyunca Kadıköy'de maç kaybetmedi. Galatasaray'a Kadıköy'de 20 yıl yenilmemiş. Jesus bunları bilmiyor galiba.
Onları bazı dış güçler buraya getirdi. Şu andaki dünya düzeninin ve ırkçı, Siyonist emperyalizmin güçleri. Batılı, Siyonist dünya düzenine bilmeden destek oluyorlar. Yaptıklarının çoğu yanlış. Vergiler ve borçlarla Siyonistlere para kazandırıyorlar. Erdoğan Siyonizm'in veznedarı oldu. O benim öğrencimdi; ama şimdi amacımız onu devirmek.
Bu tavır ne demokrat, ne muhafazakar bir tavırdır. Evlere müdahale edildiğini hiç görmedim. Şiddetle kınıyorum. Buradan oy gelecekse gelmesin. Ben göğsümü gere gere Erdoğan'a oy verdim dedim. Şimdi hakikaten utanıyorum.
Çok iyi anlaşacağımızı düşünüyorum. Ben Tayyip Bey’in samimiyetine gerçekten inanıyorum. Ama samimi olması Onun yaptığı hataları görmeme mani değil. Görür ve söylerim. Bunu kendim için değil bu ülke için söylerim. Kendisi için, partisi için söylerim.
Türkiye'ye geldiğimden bu yana herkes derbiyi kazanmanın ne kadar önemli olduğunu ve çok önemli maç olacağını söylüyordu. Sosyal medyadan da taraftarlar sürekli benimle iletişime geçiyordu. Herkes bana bu maçın ne kadar önemli olduğunu hissettirdi. Öncesinde bir sakatlık yaşamıştım maalesef. Dolayısıyla ilk 11'de yer alamadım. Fakat son bölümde de olsa o maça girebilmek, katkı sağlamak benim için çok önemliydi. Oynayabildiğim için çok mutlu oldum. Gerçekten çok keyifliydi. Kazandığımız için çok mutluyum. Ben oynamaya hazırdım. Tabii gün sonunda bu hocamızın vereceği bir karar. Taktiksel seçimleri o yapıyor. Ben de girdikten sonra 1 asist yapıp, 1 gol atarak takımıma yardımcı oldum. Her oyuncu ilk 11'de yer almak ister fakat hocamızın taktiksel seçimleri etkili olur. Farklı konuların göz önüne alınması gerekebilir. Oynayabildiğim ve takımıma yardımcı olabildiğim için ben mutlu oldum.
İsrail'in Hamas lideri Şeyh Yasin'i öldürülmesinden sonra Erdoğan bugünkü fos laflarına benzer bir laf etmiş ve İsrail'i devlet terörü uygulamakla suçlamıştı. Ancak hemen arkasından Mayıs 2005'te Erdoğan İsrail'e gitmiş ve karşılıklı ticaret anlaşmalarını yeni bir boyuta taşımıştı. Erdoğan ve AKP hükümeti şimdi de benzer bir tavır içinde. Bir taraftan Türkiye'yi İsrail'i iktisaden ve askeri olarak destekleyen bir ülke konumuna sokarken, diğer taraftan artık inandırıcılığını yitiren bir İsrail eleştirisi yapıyor.
Korktuk! Eğer benim takımım elenecekse böyle, ezilmeden elenmesini isterim. Galatasaray bugün çok güzel oynadı, özellikle ikinci yarıda bizden çok üstündü ve galibiyeti hak etti. Turnuvaya gururla veda ettiler. Onlar 11 kişiyle değil, 50 bin kişiyle oynadılar.
Uzun zamandır böyle bir atmosfer görmemiştim. İşte Fenerbahçe budur. Taraftarımız maçı kazanmamız için her şeyi yaptı ancak kazanamadık. ( Kendi sahasında takımı Galatasaray'a 3-0 yenilince verdiği röportaj)
Putin eleştiriye tahammüllü değil, eleştirenlere de birebir takıyor, gazetecilerden tutun da Pussy Riot gibi müzik gruplarına kadar. Davaları için saçını süpürge edenlerde görülen bir alınganlığa sahip Putin. Eleştiriyi kendine yapılmış bir yardım ya da bireylerin vatandaşlık hakkı olarak değil, nankörlük veya maksatlı bir saldırı olarak görüp cezalandırıyor. Güçlü bir liderin bu kadar küçük şeyler üzerinde durması, ondaki gizli özgüven zayıflığına bağlanabilir. Yıkılmış bir sosyalist sistemin türbülansından çıkıp gelmiş, bilinçaltında her şeyin birden bozulup geriye gidebileceği endişesi taşıyor ve sonuç olarak en küçük eleştiriyi tehlike olarak algılıyor. Erdoğan da askerî vesayet sisteminin türbülansından çıkıp geldi. O da bugün güçlü bir lider ama Putin’dekine benzer kaygılarla hareket ediyor... Gazeteci Nuray Mert’i meydan konuşmalarında eleştirmiş ve ardından aynı gazeteci işini kaybetmişti.
Bugün Galatasaray'ın pes ettiğini düşünenler yarın her zamanki gibi yine düşündükleriyle yetinecekler.
Kaybedebilirsin ama bu şekilde olamaz. Manchester United bu değil, olmamalı. (Liverpool karşısında alınan 7-0 sonucu üzerine yaptığı açıklama)
Sevgili Galatasaraylılar hepinizi çok seviyorum. Bu sevgi ikliminde büyüyerek daha büyük başarılara imza atacağız hep birlikte. 100. yılın kupasını aldık. Cumhuriyet demek Galatasaray demektir, Galatasaray demek Cumhuriyet demektir. Cumhuriyet'in yüzü Galatasaray'dır! Buna Allah da şahittir! İşte 100. yılda kupa bizde!
Güzel bir maç oldu, eksiklerimiz çoktu. Buna rağmen iyi oynadık. Her hafta üzerine koyarak gidiyoruz. Hem teknik kadroyu hem de oyuncularımızı tebrik ediyorum. 5 tane attık, 3'ünü saydılar. 6-7 olabilecek bir maçtı ama olmadı. Taraftarımız 7 gole alıştı. İnşallah bundan sonraki maçlarda gol vuruşlarını daha iyi yaparlar. İnşallah Galatasaray şov devam edecek, mayıs ayında taraftarımızla şampiyonluğu kutlayacağız.
Başbakan koltuğunda oturan zat diyor ki ben Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanıyım, bu mu demokrasi?