Adam İngilizin dokuduğu kumaştan elbiseyi giyiyor. Alman malı lokomotifin çektiği trene biniyor. Namaz vaktine ne kadar kaldığını cebindeki İsviçre malı saate bakarak kestiriyor. Odesa'dan getirilen Rus unundan yapılma ekmek yiyor ama şapkayı giyince kâfir olacağını sanıyor. Bu karanlık, donmuş, hasta kafayı yenmemiz gerek. Çünkü bir an dalsak, bu kafa devreye girer, halkı yine kendine benzetmeye, ortaçağa çekmeye kalkışır. Onun için yarımız uyusak, yarımız uyanık durmalıyız.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Çoğu, sigâya çekilecek olsalar, komünizmi de bilmeyen, komünist bile olmaktan âciz, lâfta ilerilik heveskârı küfür yobazlarıdır.
Demokrasiyi laisizmin temeli saymak, hem cehalet ve hem de aptallık oluyor. Çünkü devrimler laisizmi getiriyor, 'demokrasi', pek çok 'şeyi' ve bu arada akıl düzenini bozuyor.
Bir okumuşum tam 15 sene sürece... Ve okulumu kırmışım, kırılmışım dünümde. Şimdilerde ezbere büyüdüğümü anladım, tekdüze. Bilgilerimi çöpe attığım defterlerimde bıraktım ve soru kâğıtları artık yok önümde, tıpkı sorulan sorulara cevap olamadığı gibi. Verilen cevaplara kayıtsız kalanım. Ben talanım, ortadayım, çevremde bu koca şehir; elimde dumandan ibâret bir zehir, kibirle yıkanan insancıklar ortasında binlerce çocukluğum, çantalarına koymak için bekliyor geleceğini. Ben işte oydum, şimdi buyum! Önümüze bakıp da yönümüzü bulamadık, gözümüzü açıp da yolumuza varamadık, sözümüzü tutup da ileriye adım atamadık, adımızı karaladık ama temize çıkaramadık. Atamıza rüsvâyız, şimdi ben soruyorum sayın hocam; pişman mısın? Gelecek sizin eserinizdir, ezbere nesiller yoldalar; kırmızıda geçtiler. Yeşili beklemeden meydanı boş bulan her hergele mengene oldu, ülkemi yedi âfiyetle beni de. Siz diplomasına imzalarınızı attınız. Şimdi yine soruyorum sayın hocam, pişman mısın? İmzâlarınız ateşe verdi kibritin torpilini ve yandı okul önlükleri. Üniformalarda saklanan büyük teröristleri yarattınız, kararttınız; 25 senedir beklediğim aydınlık geleceğimi, biraz abarttınız!...
Bazen öyle diplomalı insanlar görüyorum ki, içimden bu kadar cehalet ancak eğitimle mümkündür.
Siz hiç 'fikir suçu' sanığı AP'li, DP'li, CGP'li, MHP'li gördünüz mü? 'Fikir suçu' işlemek için insanda bir parça 'fikir' olması gerekmez mi? Boşuna mı kitap düşmanlığı yapar bunlar!
Dinler ateşböcekleri gibidir: Parlayabilmek için karanlığa gereksinim duyarlar. Tüm dinlerin koşulu yaygın olan belirli bir derecede cehalettir, ki sadece bu havada yaşayabilirler ancak.
Cahil olmasaydınız, dünyada birçoklarının kendilerine göre güzellikleri olduğunu bilirdiniz. Adınız bile size ait değil!
Yaşadığının yüz mislini yaşasan da yine aynı cahil ve aciz kurbağa olarak kalacaksın.
Uzmanlar çoğu kez neden bahsettiklerini bilmezler alimane kanaat denen şey çoğunlukla dünyadan habersiz bir dedikodudan ibarettir.
İnsanların birçoğu nezaket kuralı gereği ağzı doluyken konuşmazlar; fakat kafaları boşken konuşmaktan hiç çekinmezler.
Ne mutlu fikir vebalılarına; ve yazıklar olsun, eşek sıhhati içinde, günübirlik hayat çayırında otlayanlara!..
Toplum kendi teknolojisinin bir ürünü haline geldiğinde kendi kendisini yok eder.