5 Kasım 2007 Oval Ofis, Tayyip Erdoğan'la Bush buluşması, Bush orada talimatı veriyor. Ergenekon'un üstüne yürüyün diyor.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
NATO'cular Gladyo'nun üstüne gidiyor, güldürmeyin! Şu senaryoya bakın, kurguya bakın. Başımızda bu Abdullah Gül, "Ben BOP eş başkanıyım, görevim de Diyarbakır'ı merkez yapmak" yani Türkiye'yi bölmek bunu televizyonlardan utanmadan söyleyen Tayyip Erdoğan, Fethullah bunlarla Gladyo'nun kökünü kazıyoruz. Bu adamlarla Gladyo'nun kökü kazınır mı? Bu adamlar Gladyo! Gladyo'nun bir numarasını iki numarasını mı arıyorsunuz? Bir numarası Abdullah Gül, iki numarası Tayyip Erdoğan, üç numarası Fethullah. Öğrendiniz mi şimdi sayın hakimler?
Yüksek komutanlar, tüsiad ve Deniz Baykal, akepe'yi çağırdılar. Kuran, İsrael ve Amerika'dır. Bunları çok önceden haber vermiş olduğum ortadadır.
Başbakan Menderes NATO ülkeleriyle beraber nükleer enerjiye ulaşma zaruretini vurgulayan bir konuşma yaptıktan tam 4 ay sonra 27 Mayıs darbesi yapılmış ve Türkiye'nin nükleer enerji alanındaki yatırımları da akamete uğratılmıştır. Bu durum ta ki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonu ve dönemin Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın çalışmalarıyla Akkuyu Nükleer Santrali'nin temellerinin atılmasına kadar sürmüştür. 2023'te de Akkuyu'nun ilk reaktör ünitesi bitirilecek ve önemli bir aşamaya geçilecektir. Diğer 3 ünitenin de 2026 yılına kadar faaliyete alınması planlanmaktadır.
Geçen yıl Erdoğan'ın Bosna Hersek ziyareti sırasında, Bosna Hersek’teki sorunların Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ve Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic’in ara buluculuğu ile çözülebileceğini ifade ettim. Şimdi de aynı fikirdeyim. Bosna Hersek’in kaderi Erdoğan, Vucic ve Milanovic’in desteği ile yerli siyasetçilerin diyaloğuna bağlı. Bunun haricinde kimsenin fikri Bosna Hersek için iyi bir sonuç oluşturmayacaktır.
Ben eminim ki, birçok merkezde telekinezi, uzaktan etkileme ve daha birçok yöntemle Recep Tayyip Erdoğan'ın ölmesi için sürekli çalışma yapılıyor.
Bir araya geldikleri günden bu yana sürekli hezeyan üreten, eski sistemin krizlerini, kaoslarını vadeden, kendi ikballerini her şeyin üzerinde gören, güdümlerinde olacak sembolik bir aday arayan altılı masanın milletimizde bir karşılığı yoktur. Biz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Cumhur İttifakı olarak milletimizin taleplerine yanıt vermeye, 20 yıldan bu yana Cumhurbaşkanı'mıza ve ülkemize kurulan her tuzağı bozan aziz milletimizin sesi olmaya, ülkemizi Türkiye Yüzyılı'na hazırlamaya devam edeceğiz. Bundan kimse endişe etmesin.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan, HDP var oldukça, HDP’liler bu topraklarda nefes aldığı sürece sen başkan olamayacaksın! Recep Tayyip Erdoğan! Seni başkan yaptırmayacağız, seni başkan yaptırmayacağız, seni başkan yaptırmayacağız!
Her kadının 'Başbakan beni kuluçka makinesi mi, erkeklerin zevkine sunulmak üzere bir mal olarak mı görüyor?' diye sorması gerek. Kadınlarımız, kendisine 'Gördüğünüz ilk erkekle uzatmayın evlenin.' diyen bir adaya nasıl oy verir?
TRT senin kölendir, gece gündüz çalışsın. Sadece iki saat benimle canlı yayına çık... Bunu yapamayacaksan Çankaya'da 76 milyonun Cumhurbaşkanı nasıl olacaksın? Daha iki adayla bir araya gelip Türkiye'nin sorunlarını tartışamayacaksan sen 76 milyonla nasıl diyalog kuracaksın? Sen daha bizimle el sıkışmayı, bizimle selamlaşmayı zulüm sayıyorsan, sen herkesin Cumhurbaşkanı nasıl olacaksın?
Başbakan Diyarbakır, Van ve Şırnak belediyelerini istiyormuş. Biz de Paris, Roma, New York belediyelerini istiyoruz ama olmuyor işte. Bizim istediğimiz belediyeleri almamız ne kadar zor ve hayal ise, Başbakan’ın istediği belediyeleri alması da o kadar zor ve hayaldir.
Başbakan bir statta yuhalandı, ıslıklandı diye neredeyse Galatasaray'ı yasa dışı örgüt ilan edecekler. Galatasaray taraftarları kriminalize edilmeye çalışılıyor. Bu kadar vahim bir durumdayız. Bakın yarın, öbür gün Sayın Başbakan, Arena Stadı'nın önüne sandalyesini koyup, 'Bu stadı ben yaptırdım, kimse giremez' diyebilir. Sayın Başbakan'ın içinde bulunduğu ruh hali Türkiye'nin bir otoriter rejime doğru hızla gittiğinin göstergesidir.
Sayın Başbakan TV izleme ile nükleer santrali kıyaslamış. "İkisi de risklidir," demiş. Ben katılıyorum, özellikle de kendisi televizyondayken. (Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Nükleer enerjiye karşı çıkanlar, radyasyon riski olduğu için acaba bilgisayar kullanmıyor mu, televizyon seyretmiyor mu?" cümlesine karşılık)
Eğer fazladan (koltukta) kalırsam ve bir diktatöre dönüşmek istersem beni vurun. Şaka yapmıyorum.
Tony Blair, Saddam değil. Düşmanlarımızı gazla zehirlemiyoruz. George Bush, Saddam değil. Bush, İran ya da Kuveyt'e saldırmadı. Sadece Irak'a saldırdı. Fakat yüzbinlerce Iraklı sivil ve Batılı asker Irak savaşı nedeni ile öldü.
Bu ülkede zaman zaman bir takım karanlık güçler, kirli senaryolarla kirli oyunlarla bir takım provokasyonlarla siyasete rota çizmenin gayreti içinde oldular. Bunu 28 Şubat'ta yaşadık. Bu iktidarımız döneminde çeşitli şekillerde yaşadık. Bir takım sahte hocaları kullandılar. Çetelerle bir takım oyunlar sahnelendi. Danıştay saldırısı gibi suikast girişimleri gibi terör saldırıları, Dörtyol, İnegöl provokasyonları gibi tahriklerle millet korkutulmaya sindirilmeye çalışıldı.
Muhalefeti destekleyerek ‘Türkiye’de yönetimi değiştirmeliyiz’ diyenlerin derdi, ülkemizin demokrasisini insanlarımızın hak ve özgürlüklerini geliştirmek olabilir mi? Buna inanan varsa ya ülkesinden ve dünyasından bihaberdir ya hırsı ve kini gözünü kör etmiştir ya da aynı projenin parçasıdır. CHP’nin öncülüğünde hayata geçirilmeye çalışılan bu proje, eski Türkiye’yi hortlatma, demokrasimizi yıkma, ekonomimizi çökertme, insanlarımızı esir alma projesidir. Hiç merak etmeyin, başaramayacaklar. Çünkü Türkiye, eski Türkiye değil. Gençleri, kadınları ve her kesimden insanıyla milletimiz, olup biten her şeyin farkındadır. Bu sıklet, bu yükü kaldırır; kaldırmakla kalmaz, yere çalıp paramparça eder. Nasıl bunca yıldır önümüze kurulan tuzakları birer birer bozduysak bu senaryoyu da yırtıp atacağız. Milletimiz, 2023 Haziran ayındaki seçimlerde sandığa gittiğinde bir bizim eserlerimize bakacak bir de bu karanlık güçlere bakacak. Böyle bir tablo karşısında herkesin yöneleceği yer, AK Parti ve Cumhur İttifakı'dır. CHP Genel Başkanı kendisine verilen görevi bir türlü başaramadığını görünce milletimizin değerlerinin istismarına yöneldi.