1948 yılından bu yana işgal altındaki Filistin halkına özellikle selamlarımı gönderiyorum. Onlarla savaşımız ve kaderimiz birdir. Filistin halkı, Allah'ın izniyle Filistin topraklarında siyasi varlığına, topraklarına ve devletine sahip olacaktır.
- Henüz kategori yok.
-
Erbaaspor - İnegölspor Maçı: Tarih, Saat ve Canlı Yayı…08.11.2025
-
Süper Lig: Trabzonspor - Alanyaspor Maçı Öncesi Son Du…08.11.2025
-
Yasemin Ergene'nin Boşanma Sonrası Yeni Yaşamı: Sosyal…08.11.2025
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
İnsanlar, herkesin eşit ve hür olduğu dönemde veya savaş halinde iken korku içinde yaşamakta olduklarından aralarında bir sözleşme yaparak devleti kurdular.
Bizler karanlık, rahatsız edici zamanlarda yaşıyoruz: savaşlara, soykırıma, terörizme, küresel kapitalizme, sınır tanımayan militarizme, bugüne dek benzeri görülmemiş bir devlet gözetimine ve baskına, sallama bir “terörizme karşı savaş” nidasıyla muhaliflere karşı girişilen saldırılara ve türlerin yok oluşu, yağmur ormanlarının tükenişi ve küresel ısınma gibi çeşitleri olan ekolojik bir krize tanık oluyoruz. Bilim adamları küresel ekolojik krizde, geriye dönülmez bir noktaya varmak üzere olduğumuz konusunda insanları uyarıyor. Çoğu bilim adamı da, buzulları suya ve ormanları da çöllere çeviren katastrofik değişimlerin meydana gelme hızından dolayı ciddi bir şaşkınlık yaşıyor.
Ey gönül! Başkasından yardım ve dostluk umarak yaşama,düşmandan da korkma! Devlet ve saltanat ancak Allah'ın verdiğidir.
Küçük bir çocukken babam beni her yıl Birinci Dünya Savaşı’nın yaşandığı cephelere götürürdü. Babam büyük savaşta askerdi. Adını hiç duymadığı Saraybosna diye bir şehirde sıkılan bir kurşun yüzünden Fransa cephelerinde savaşmıştı. Babamın derin endişelerine ve annemin gönülsüz rızasına rağmen hayatımın büyük bölümünü savaşlarda geçirdim.
Siz savaşla ilgilenmeyebilirsiniz, savaş sizinle ilgilenir. Savaş kazananı da yorar. Ölüm her şeyi eşit yapan doğal sonuçtur. Ölümden korkmayan ölmez; ölüm kendine koşanları hiçbir zaman vurmaz. Ölüm korkusu, ölüm açısından daha şiddetlidir. Ölüm teşkilatının bir anlamı yoktur. Size yol gösterdim de diyebilirsiniz, ama askeri manada emir vermedim. Kahramanlara emir verilmez.
Düşmandan yüz çevirmek korkaklıktır. Benim ikbalim yücedir. Talihsizlik ise düşmanın nasibidir.
Her hükümet, kendi uyruklarını korumak için ayağa kalkar. Bunun kaçınılmaz sonucu savaştır.
İyilik bu toprakları terk etti; ölümlerden kaçmanın yolu kalmadı. Ölüm, her an, her yerde ölüm.
Atom gücü, süper devletleri, dünyanın efendisi yapacak yerde, kendi icat ettikleri zincirlerle kendi kollarını bağlayan avanak maymunlara çevirmiştir.
Kimsenin aklından, "Nasyonal Sosyalistler olmasaydı, Avrupa'da barış hüküm sürerdi," diye bir düşünce geçmesin. Hayır, biz olmasaydık da bizim yaptıklarımızı yapacak kimseler çıkardı. Şartlar olgunlaştığında, görevler yerine getirilmelidir, tıpkı olgunlaşan elmanın muhakkak dalında düşeceği gibi! Bizler kadere karşı çıkamayız, ancak onun peşinden gidebiliriz.
Savaş her şeyin babası ve kralıdır; kimini tanrı, kimini insan olarak ortaya çıkarır; kimini köle, kimini özgür kılar.
Vücudumda yaralanmamış yer yok. Gel gör ki, savaş meydanlarında yenilgi yüzü görmeyen Halid, yatağında ölüyor.
Biliyorsunuz, 2000 yılında burada kampanya yürüttüğümde, savaş başkanı olmak istediğimi söylemiştim. Hiçbir başkan savaş başkanı olmak istemez, ama ben savaşın başkanıyım.