siyaset

Yüz yıl sonra şimdi bütün mazlum Asya ayağa kalkmaktadır. Batı merkezli dünya sisteminin arka arkaya sarsıntılar yaşadığı, bir krizden bir başka krize yuvarlandığı, bunlardan çıkmak için saldırganlaşıp başta Ortadoğu olmak üzere dünyayı kana, şiddete, teröre boğdukça sonunu hızlandırdığı bir dönemin sonu yaklaşırken, insanlık için yeni bir tarih başlamış bulunmaktadır. Batı emperyalizmine karşı Asya’nın verdiği cevap her gün güçlenerek ilerlemektedir.

Türkiye büyük bir tehlikeyi, en az hasarla atlattı. Önemli bir travma yaşadık ama bunu süratle atlatacağız. Bu tehlikeli yapıyı bünyemizden tamamen atarken vatandaşımızın huzurunun, günlük olağan hayatının etkilenmemesi için büyük özen gösteriyoruz. Devletimiz, hükumetimiz ve vatandaşlarımız elbirliğiyle hızlı bir çalışma yürütüyor. OHAL ilan edilmiş olmasına rağmen vatandaşımızın günlük hayatına dokunan hiçbir kısıtlayıcı karar almamaya çalışıyoruz. Bu zor dönemi en kısa zamanda atlatacağız. Ama Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi gevşememeye özen gösteriyor, teyakkuzda olmaya da devam ediyoruz. Bizler bu memleketin, bu devletin bekası ve halkımızın daha huzurlu, daha mutlu, daha müreffeh yaşaması için azamî gayreti gösterip, bu uğurdaki mücadelemize yılmadan devam edeceğiz.

12 Eylül, "yağmurun yağması gibi" doğal bir olaydı; parlamento tıkanmış, partiler işlevlerini yitirmiş, devlet, sağlı sollu terör karşısında çaresiz kalmıştı. Olayların önü 12 Eylül Harekâtı ile alınmasaydı hiç kuşkusuz ülke adım adım bir iç savaşa sürüklenecekti.

Bazıları siyaseti küçümseyebilir ama biz siyasetle uğraşanlar biliriz ki siyaset burada insanın dimdik ayakta durduğu yerdir. Pek çok sert çekişmesi olduğunu bilmeme rağmen, yine de kalbi biraz daha hızlı atan arenadır. Bazen alçakça hilelerin yeriyse, daha çok asil amaçların peşinde koşma yeridir. Dost-düşman herkesin iyi olmasını dilerim. Bu budur. Son.

Liste
Yükleniyor…