Diplomasi

Tataristan'da Türk yatırımcıların kendilerini daha güvende hissetmesine büyük önem veriyoruz. İki ülke arasındaki ortak projelerin sürmesinde Türkiye ve Rusya cumhurbaşkanlarına teşekkürlerimi sunmaktayım. Tataristan'ın başkenti Kazan, birçok Türk şehri ile kardeşliğini sürdürmekte. Bizler Tataristan ile Türkiye arasında iş birliğinin daha ileri bir noktaya çıkmasını arzuluyoruz.

Rusya'dan gerilimi düşürmesini, komşularına karşı tüm saldırganlığını sona erdirmesini, ulusların egemen haklarına saygı göstermesini istiyoruz. Aksi takdirde AB, yaptırımlarını yoğunlaştırmaya ve ayrıca ekonomik sektörler, finans sektörleri üzerinden başka önlemler almaya çalışacaktır. Attığımız her adım açık olarak ortaklarımızla anlaşarak atılıyor. Bunu kesinlikle netleştirmek isterim ki; Rusya ile iyi bir ilişkiye sahip olmak istiyoruz.

Bir ülkenin yumuşak gücü üç kaynağa dayanır. Kültürüne, siyasi değerlerine, dış politikalarına.. Son yıllardaki çatışmacılık ve savaş çığırtkanlığı yapan diplomasi dili yerine bazı ülkeler Yumuşak Güç olarak kabul edilen kültür eksenli diplomasileri öne çıkarmaya başladılar. Diplomatlar arasında kültür adamı ve işadamı kökenliler fazlalaştı. Çünkü sefirin birinci ve asli vazifesi temsildir.

Konferanstan bir neticeye varacağız. Ama biz memnun ayrılmayacağız. Hiçbir işte bizi memnun etmiyorsunuz. Hiçbir dediğimizi, makul olduğuna, haklı olduğuna bakmaksızın kabul etmiyorsunuz. Hepsini reddediyorsunuz. En nihayet şu kanaate vardık ki, ne reddederseniz hepsini cebimize atıyoruz. Memleketiniz haraptır. İmar etmeyecek misiniz? Bunun için paraya ihtiyacınız olacaktır. Parayı nereden bulacaksınız? Para bugün dünyada bir bende var bir de bu yanımdakinde. (ABD gözlemcisi Richard Washburn Child) Unutmayın, ne reddederseniz hepsi cebimdedir. Nereden para bulacaksınız, Fransızlardan mı? Para kimsede yok. Ancak biz verebiliriz. Memnun olmazsak kimden alacaksınız? Harap bir memleketi nasıl kurtaracaksınız? İhtiyaç sebebiyle yarın para istemek için karşımıza gelip diz çöktüğünüz zaman, bugün reddettiklerinizi cebimizden birer birer çıkartıp size göstereceğiz!

Konferanstan bir neticeye varacağız. Ama biz memnun ayrılmayacağız. Hiçbir işte bizi memnun etmiyorsunuz. Hiçbir dediğimizi, makul olduğuna, haklı olduğuna bakmaksızın kabul etmiyorsunuz. Hepsini reddediyorsunuz. En nihayet şu kanaate vardık ki, ne reddederseniz hepsini cebimize atıyoruz. Memleketiniz haraptır. İmar etmeyecek misiniz? Bunun için paraya ihtiyacınız olacaktır. Parayı nereden bulacaksınız? Para bugün dünyada bir bende var bir de bu yanımdakinde. (ABD gözlemcisi Richard Washburn Child) Unutmayın, ne reddederseniz hepsi cebimdedir. Nereden para bulacaksınız, Fransızlardan mı? Para kimsede yok. Ancak biz verebiliriz. Memnun olmazsak kimden alacaksınız? Harap bir memleketi nasıl kurtaracaksınız? İhtiyaç sebebiyle yarın para istemek için karşımıza gelip diz çöktüğünüz zaman, bugün reddettiklerinizi cebimizden birer birer çıkartıp size göstereceğiz!

Tarihi kültürel ilişkilerimize yaraşır bir şekilde önümüzdeki sürece bakmalıyız diye düşünüyorum. Sözlerimin sonunda, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına ve halkına en içten teşekkürlerimi iletirken, Türkiye'nin daha çok atılımla ilerlemesini ve halkın daha iyi noktalara ulaşmasını temenni ediyorum.

Liste
Yükleniyor…