Yön arayıcısı değil, Devrimciydi. Devrimci Doğan bir inattır; yolundan hiç dönmedi. Kendi yoluna gölge düşürecek en küçük bir adım atmadı.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#tutarlılık
Cahillik hiç ayıplanacak bir şey değildir hatta cahil tutarlıdır kendi içinde. Kötü olan yarı cahillerdir.
Peru gibi tutarlı ülke görmedim, madenleri, toprağın, göğün ve insanların yüzleri hep bakır rengidir.
Beynimiz şemalarla işler, hep sabit şemalarla yürürse "tutarlı", değişken olanlarla ilerlerse "kişiliksiz", bazen sabit bazen değişken şemalarla giderse de "aklı başında" oluruz.
Siyah kölelerin İngiliz hükümdarlığına veryansın eden sömürgecilerin ikiyüzlülüğünü kınaması gibi, sufrajelerin ABD’nin demokrasi için 1. Dünya Savaşı sırasında mücadele ederken kendi ülkesindeki nüfusun yarısına haklarını vermemesindeki çelişkileri ifşa etmesi gibi, o halde barışı, adaleti, demokrasiyi ve hakları hedef edinmiş bütün hareketler hayvan özgürlüğü için de mücadele etmediği sürece hem eksik hem de tutarsız hareketler olarak kalacaklar.
Bulabildikleri her bir Nazi’yi öldüren ve her bir gaz fırınını yok eden Yahudi direnişinde hata buluyor musunuz? Eğer böyle bir direnişi ve mülkiyete zarar vermeyi destekliyorsanız ALF’i neden destekle miyorsunuz? Bunun sebebi, o zamanların 1940’lı yıllar şimdinin ise 2000’li yıllar olması mı? Yoksa o eylemler insanları savunuyordu oysa ALF hayvanları savunuyor, gerçek problem bu mu? Sebebi sizin insan çıkarlarını hiçbir mantıksal gerekçe olmaksızın her şeyin üstünde tutan bir türcü olmanız mı? Karşı çıktığınız şey kullanılan taktikler mi... yoksa savunulan türler mi? Eğer hayvanları umursuyorsanız; eğer barış, özgürlük, ve adalet değerlerini önemsiyorsanız; insanların ahlâki gelişimini umursuyorsanız; ve mantıksal tutarlılığa değer veriyorsanız, o zaman ALF’i desteklemelisiniz.
Sivil itaatsizlik ve sabotaj birçok modern özgürlük mücadelesi için katalizör görevi gördü. Boston Çay Partisi’nden Underground Railroad’a, Sufrajelerden İnsan Hakları Hareketi’ne; Vietnam Savaş Protestolarından Seattle Mücadelesine dek ABD’deki en temel mücadele ve hareketlerinin hepsi insan hakları ve özgürlüklerini genişletmek için sabotaj ve doğrudan eylem taktiklerine başvurdu. Şimdi aynı taktikler hayvanlardan yana kullanılıyor. Bu taktikler insanlar için kullanıldığında destekleyen ama hayvanlar için kullanıldığında kınayan herkes türcülük suçlusu ve bu insanların mantıksal tutarlılık kontrolüne ihtiyacı var.
İnsanların sana inanması ve güvenmesi için, söylediklerin ile icraatlarının birbirini tamamlıyor olması gerekir.
Hiç kimse balık yemeye devam ederken bir deniz ekoloğu ve çevreci olduğunu iddia edemez. Bu, ikiyüzlülüğün nihai şeklidir.
Dünyanın her yerindeki adaletsizliğe meydan okumak için adaleti her yerde pratik etmeliyiz: sokaklarda, duruşmalarda ve tabaklarımızda.
Kılıcı eline aldın mı, barıştan konuşma hakkını kaybedersin! Barış ve sevgi adamı eline asla kılıç almaz!