#siyaset

SPD'nin adının "Alman Sosyal Demokrat Partisi" şeklinde sürmesi bir talihsizliktir. Eğer 1 Ağustos 1914'ten bu yana partinin adı da örneğin "Reformist Parti" veya "Küçük Teferruat Partisi" veya "Ailelerin Kahve Ocağı" filan şeklinde değişmiş olsaydı, bu yeni isim birçok işçinin gözünün açılmasını sağlardı, onlar da ayrılıp asıl kendi partilerine, yani işçi sınıfının partisine giderlerdi. Ama ne yaparsınız ki, o dükkân bütün kötü işlerini eski iyi isme sığınarak yürütmekte.

Mücadele, mücadele, mücadele... Vallahi mücadeleden bıktım. Hükûmetle mücadele, muhalefetle mücadele, eski siyasilerle mücadele, komünizmle mücadele, irtica ile mücadele, basın ile mücadele; velhasıl mücadelesiz bir günüm geçmiyor. Yine de bazı çevrelere yaranamıyorum. Ne yapayım ben böyle hayatı... Hoş geldin 1987 yılı... Kim bilir bu sene de nelerle mücadele edeceğiz?

Hiç sabırsızlık göstermeyin! Siyaset yapmanın ölçüsü var mıdır yok mudur, yakında öğreneceklerdir. Samimi bir şekilde memleket meseleleri ile uğraşmak nedir? İdeolojik mücadele, bölücülük, anarşistlik nedir? Bunlar arasındaki fark nedir? Bunları da öğreneceklerdir!

Biz tekrar geriye dönüp bir otoriter rejim getirmek heveslisi değiliz. Biz dejenere olmuş, yolundan sapmış demokrasiyi değil; birbirini seven, birbirini sayan, vatandaş olarak birbirini hor görmeyen bir ortamın bulunduğu demokrasiyi istiyoruz. Yoksa, "Sen filan partidensin, gözün çıksın." anlayışı demokrasiyle bağdaşmaz. Demokrasi bu demek değildir arkadaşlar. Ama rey için, koltuk kavgası için maalesef demokrasiyi bu hâle getirdiler. Ben burada size hitap ederken bir seçim konuşması yapmıyorum. Ben size memleketin düştüğü son durumu anlatmaya çalışıyorum.

Biz bir Kuzey memleketi değiliz. İsveç-Norveç değiliz. Efendim kolay değil. Yani onlar kaç senede geçtiler bu demokrasiye? Bizim 50'den sonradır demokrasiye geçişimiz. Halkımızın kültür seviyesi o mertebelere erişmiş midir? Açık konuşalım. Bugün seçime giden bazı kişiler, "Kime oy vereceksin?" dediğin zaman, "Beş parmak olan bir şey var. Oraya vereceğim." diyor. Yani Halk Partisi. Hâlâ öyle diyenler var.

Bu gülen ve avuçları acıyıncaya kadar alkışlayanlardan bir kısmının ileride zaman geçtikçe değişmeye başlayacaklarını, siyasi partilerin kurulmasına müsaade edildiğinde beni unutarak o tarafa yaranmaya çalışacaklarını biliyordum. İnsan yaratılırken böyle yaratılmış. Herkesten dürüstlük, vefakârlık, kadirbilirlik beklenmez ki.

Liste
Yükleniyor…