İnsanlar uygar oldukları müddetçe en güzel soruları soramazlar, çocuk oldukları müddetçe en güzel sorulara koşarlar, kafalarında menedici bir kural veya sansür yoktur.
- Henüz kategori yok.
-
Erbaaspor - İnegölspor Maçı: Tarih, Saat ve Canlı Yayı…08.11.2025
-
Süper Lig: Trabzonspor - Alanyaspor Maçı Öncesi Son Du…08.11.2025
-
Yasemin Ergene'nin Boşanma Sonrası Yeni Yaşamı: Sosyal…08.11.2025
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#sansür
Lenin'in Oblomov'u yüzeysel değerlendirmesinden sonra Sovyetler'in de Kafka'yı ve metamorfoz'unu sansür etmesi büyük bir talihsizliktir; talihsizliğimiz yüksek otoriteden kaynaklanıyordu. Gerçi Oblomov'dan sonra Dönüşüm'ü yazmak çok zor değildir; fakat yine de Kafka'nın yazıcılığı, insanı iten bu uzun öyküyü elimizden bırakmamızı önleyebilmektedir. Kafka, tekellerle birlikte, insanın nasıl hamam böceğine transforme oluşunu yazıyordu.
Cesedimi incelemek yasaktır. YASAK. Düşünmek yasak, tahmin etmek, konuşmak, yazmak yasak, hepsi yasak! Evet hepsi yasak!
Beni kendi televizyonlarına çıkarmıyorlar. Başka bir kanala çıkınca da telefonla bağlanıyor, beni konuşturmuyorlar.
Ne biçim ilerleme kaydediyoruz. Orta Çağda olsa beni yakarlardı. Şimdiyse kitaplarımı yakmakla yetiniyorlar.
Size çok değil iki yıl evvel böyle bir şey yazsam, gülerdiniz muhtemelen. Bir sosyal iletişim ağı, ABD Başkanı’nı susturabilecek güce sahip olabilir miydi? Evet, oldu... ‘’Bilgiye hükmeden dünyaya hükmeder’’ sözü bir kez daha içerik kazanıyor. 70 milyon üzerinde oy alan bir adamın cümleleri buharlaştırılıyor, yok oluyor... ABD Başkanına üzüldüğüm için yazmıyorum bu yazıyı, dünyanın anasını ağlatan bir süper güce bunu yapabilen hiper gücün, dünyaya neler yapabileceğinden, neye mal olabileceğinden söz etmek istiyorum. Dijital imparatorluklar çağı hakkındaki sezgilerim doğrusunu isterseniz pek parlak değil...
Bir Cumartesi günü Ulus'a uğradım. Örsan Öymen masasının üzerine benim onlarca karikatürümü koymuş, onlara baka baka müsvedde kâğıtlarına bir şeyler çiziyordu. 'Ne o, bizim meslek elden gidiyor mu?' dedim. Örsan her zamanki kahkahasını atarak, 'Ne haddime abi... Tahkikat komisyonu gazeteye bir yazı göndererek karikatürleri kimin çizdiğini sordu. Ben de benim adımı verin, Semih Abi'nin çizdiğini bilirlerse askerliğini yakabilirler, dedim. Bunları neden çizdiğime gelince... Belki komisyonda bir şey çizdirebilirler diye elimi alıştırıyorum. Muhasebedeki bütün fişlerini de değiştirdim, kendi adımı yazdırıp imzamı attım. Bu hafta sayfaya ne çizmemi istiyorsun, sen yorulma artık, söyle yeter' dedi.
İngiltere özgür bir ülke değil; ifade özgürlüğü yok. ALF hakkındaki pek çok haber, otoritelerce engelleniyor.
Ne zaman bir hükümet, ya da bir cami-kilise, kölelerine, bunu okuyamazsınız, bunu göremezsiniz, bunu bilmeniz yasak dese, nedenleri ne kadar kutsal olursa olsun, sonuç zorbalık ve baskıdır.
FiravunIar tabIetIeri kütüphanede kırdı. HitIer orduIarı Avrupa'da bütün kütüphaneIeri yaktı. Dünya tarihinde iIk kez aydınIarı bir binaya koyup yaktıIar.
Twitter falan hepsinin kökünü kazıyacağız. Evet evet hepsini, efendim işte uluslararası camia şöyle der, böyle der, hiç beni ilgilendirmiyor.
Batıda hükümet sansürü yerine seviye sansürü vardır. Bu seviyenin olmadığı memleketlerde kanun düşünceyi hudutlandırır. Düşünce hürriyeti isteyenler daha evvel düşünce seviyesinin yükselmesine hizmet etmelidirler.
"Ahlaksız" olarak nitelendirilen kitaplar, dünyanın utancını bizlere gösteren kitaplardır.
Gazeteci olarak da bu ülkelerde araftasın. Yapman gereken haberi yapsan , hemen çalışma lisansın iptal edilir, ülkeden atılırsın. Yapman gereken onlarca haberi de yapmadıkça benim burada işim ne diye sorgulamaya başlıyorsun.
Mizahın yasaklanmasının sebebi de görevini yapıyor olmasıdır. Zaten mizahın tarifi; "Zayıfın, güçlüye karşı silahıdır."
Bay Dr. Rudolf Hilferding, devlet tarafından sosyal demokrasi ile mücadele etmek için Freiheit'ın yazı işlerine getirildi. İki yıl içinde, Freiheit'ı kritik tehlikeli bir gazete olmaktan öyle bir çıkardı ki, ortada ne gazete kaldı ne de tehlike.
İsterdim. Denerdim daha doğrusu ama gazeteler benim yazdığım yazıları yayınlayamaz. Güçleri yetmez. Gazeteciler şu an özgür değil.