Ahlaksızlığın, sapıklığın adını sanat koymuşlar. Ben böyle sanatın içine tüküreyim.
- Henüz kategori yok.
-
Fransa Ligue 1'de Marsilya - Brest Maçı: Kritik Randev…08.11.2025
-
Mevsimlik Lezzetlerle Sonbahar Sofralarına Özel Risott…08.11.2025
-
Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi Hedefi ve Mali Zaferle…08.11.2025
-
Sevilla'dan Tarihi Zafer: 14 Yıllık Hasret Guadalquivi…08.11.2025
-
Suudi Arabistan Pro Lig: Al Fayha - Al Akhdoud Karşıla…08.11.2025
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#sanat eleştirisi
Ben Almanca bildiğim için öncelikle Almanya’ya, İngiltere’ye, Avusturya’ya hemen hemen her ay gidiyorum, oyun seyretmeye. Dizilerden biraz para kazanınca edindiğim bir lüks ve çok memnunum bundan. Hem tiyatroya olan inancım arttı hem de moralim bozuldu. Çünkü bu saydığım ülkelerde çok ciddi yapılıyor bu iş. Sadece eğitim açısından değil, yaklaşım açısından falan da... Bir kere dedim ki bizim çok iyi yönetmenlerimiz var, oyuncularımız, müzisyenlerimiz var. Niye bizim böyle evrensel bir tiyatromuz yok? Bir kere bizim kendi tiyatromuz yok. Ancak Türkiye’de tiyatrodan bahsedilebilir, Türk tiyatrosu diye bir şey yok. Bir tiyatronun Türk, Macar, Alman, İngiliz olabilmesi için kendi üslubunun olması gerekir. Biz Fransızlar kadar güzel Moliere, İngilizler kadar güzel Shakespeare oynuyoruz. Kendimiz gibi oynadığımız bir şeyimiz yok. Çünkü eski olan, geleneksel olan her şeyi kötü, yanlış, geri diye atmışız bir kenara. Yeni bir şey de üretememişiz, bu yok. Mesela Avrupa Tiyatrosu’nda şu anda metnin önemi gitgide azalıyor. Neredeyse üçte ikisine kadar, bazen yarısına kadar kesiyorlar oyunu. Artık günümüz insanı, Instagram'da tanışıyor, engelledi diye ayrılıyor kızdan yani. Uzun uzun tiratları falan dinleyecek hali yok insanların. Anlatabiliyor muyum? E o zaman ne? Durumları oynayın. Durumları oynadıkları zaman, hiç lisan bilmeyen bir insan bile oyunu anlayabiliyor.
Gerici akım, sinemaya sıçramakta gecikmedi. Dinsel filmler, daha doğrusu din duygularını sömüren filmler büyük bir artış gösterdi. Ezan, mevlit okuma sahneleri, dua sahneleri, daha önceki yılların şarkılı, göbekli sahneleri kadar gereksiz, bol bol ve onlarla birlikte yer almaya başladı.
Soyut sanattan müzikten keyif alındığı şekilde keyif alınmalıdır - bir süre geçtikten sonra beğenebilir veya beğenmeyebilirsiniz
Besteci denen herif, genellikle durumdan bihaber müzisyenlerin yardımıyla, yine durumdan bihaber hava moleküllerine iradesini dayatan kişidir.
Rock’n roll bir müzik ve müzik niye gençlik kabahatlerine katkıda bulunsun? Eğer insanlar gençlik kabahatleri işleyeceklerse, kabahat işlemiş olacaklardır duyarlarsa… Kaz Ana öykülerini.
Kemal Sunal günümüzün Nasrettin Hoca'sıdır. Çok zeki bir sanatçıydı. Onunla beraber olmak, konuşup şakalaşmak çok hoşuma giderdi. Bir gün Hilton'un lobisinde oturuyoruz. Gözü bir yere takıldı. Baktım. Altmış yıllık müzik birikimimizin üzerine çökmüş, Lübnan'dan, Arap'tan yürüttüğü şarkılarla bir anda çok meşhur olmuş bir arabeskçiydi. Asansöre bindi. Yukarı çıktı. Kemal Sunal "Bu herif gibiler" dedi, ancak asansörle yükselir.