Vicdan kendimizin kendimize gösterdiği tepkidir. Kendine başkaldırıdır. Kendi sesimizi dinlemeyi başarabilmektir.
- Henüz kategori yok.
-
MasterChef Türkiye'de Şaşırtan Elenme: Çağlar Veda Etti09.11.2025
-
TCMB'den Altın Ekonomisi Analizi: Yastık Altı Miktarı,…09.11.2025
-
9 Kasım Günlük Burç Yorumları: Gezegenlerin Etkisiyle …09.11.2025
-
TOKİ Yüzyılın Konut Projesi Başvuruları Başladı: E-Dev…09.11.2025
-
İrem Derici ve Melih Kunukçu Aşkında Son Perde: Ayrılı…09.11.2025
-
Aynadaki Yabancı 6. Bölüm: Gerçekler Açığa Çıkıyor, Te…09.11.2025
-
Portekiz Ligi: Santa Clara, Sporting Karşısında Erken …09.11.2025
-
MasterChef Türkiye'de Haftanın Eleme Heyecanı: 7 Kasım…09.11.2025
-
8 Kasım 2025 Çılgın Sayısal Loto Sonuçları Belli Oldu:…09.11.2025
-
Ben Leman'da Gerilim Dorukta: Kaybolan Çocuklar İçin U…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#öz eleştiri
Azimle çalıştım ve kendimi öğrenmeye zorladım. İyi olduğunu düşündüğün şeyin aslında iyi olmadığını anlıyorsun. Nedenini anlıyorsunuz ve geliştiriyorsunuz. Ve bu sadece sonsuz bir döngü.
Şüpheci gerçek bir bilim insanıdır: Yalnızca kendisinden ve yorumlarından şüphe duyar, ancak bilime inanır.
Nice köpekler selâmet sahiline yüzerken lüzumlu talim ve terbiyeyi almayan bir insan olarak ben dalgalarda boğuluyorum…
Bilimde, bilim adamlarının sıkça 'Biliyor musunuz, bu iyi bir argüman; benim fikrim sanırım yanlış' dediğini duyarsınız. Ve sonra fikirlerini değiştirirler ve onlardan artık eski bakış açısını bir daha duymazsınız. Bunu gerçekten yaparlar. Olması gerektiği kadar sık yapmazlar, çünkü bilim adamları da insandır ve değişiklik çoğu kez zordur. Fakat bilimde her gün olur bu tür bir şey. Politikada veya dinde ise böyle bir şeyin en son ne zaman olduğunu hatırlamıyorum bile.
Saçlarım daha kalın olsun isterdim ve dişlerimin daha hoş olmasını. Ayaklarım gerçekten çok çirkin. Kulaklarım da daha küçük olsun isterdim. Ve burnum da biraz daha küçük olabilir.
Hoşgörü yok, bilim yok, mantık yok. Bilimle din karşı karşıya geldiğinde; önce bilim adamının ağzı kapatılıyor. Herhangi bir bozukluğu görüp de uyaranın ağzı hemen kapatılıyor. İnançlarımızın aksayan yönlerini tartışmaya açmaktan şiddetle kaçınıyoruz. Yanlışlarımızı, eksikliklerimizi göremiyoruz; görsek de söyleyemiyoruz.
Kendi kendinizi tanımağa başladıktan sonra beğenmemeniz kadar tabii ne olabilir?
Bugün Müslümanlarda "Hikmet" kaybolduğu için, Müslümanlar çözümü kendilerinde göremiyor. Çözümü, Batı'da, AB'ye girmekte, şurada burada görüyor. Halbuki herkes çözümü bizde görmelidir.