#öngörü

Nuh'un kuralını çiğnemiştim: önemli olan yağmuru öngörmek değil; gemiyi inşa etmektir.

Gelecek nasıl gelecek? Gelecek patır patır bağırıyor nasıl geleceğini.

İyi havalarda, kötü havaları da düşün.

Önümüzdeki 10, 15 sene içerisinde hayvansal proteinlerin en toksik ürünlerden biri olarak nitelendirildiğini duyacaksınız. Diyetinize ekleyeceğiniz bir parça hayvansal protein bile hasta olma riskinizi bir hayli yükseltmektedir.

Sadece şimdiyi değil, aynı zamanda gelecekteki gelişmeleri de açık bir şekilde öngörebilen bir kimse bilgiye sahiptir.

Türkiye en geç 1998'de Avrupa Birliği'ne tam üye olacaktır.

3 Kasım Sabahı Tayyip Erdoğan'a oy verenler bir bakacak ki 4 Kasım sabahı Tayyip Erdoğan yok.

Yaptığınız her şeyde, sonu düşünün.

Âkıbet görürsün hele Ferhat!. Sen şimdi İskender’i koruyup duruyorsun, ama bu korumaktan ne fayda çıkacağını inşâallâh birbirinize karşı asıldığınız zaman görürsünüz!..

Söndüremeyeceğin ateşi yakma!

Çok güzel bir buluşa benziyor ama Allah aşkına bunu kim, niye kullanmak istesin ki?

Yazmak, geleceği görmektir.

Gerçek politikacı, geçen olayların hıncını, intikamını alan kimse değildir. Bu olayların tekerrürüne engel olan kişidir.

Zamanı kıyaslamayan, kaderleri tanıyamaz; gelecek günlerin neler vadettiğini de bilemez.

Yönetim sanatı, görülmesinde yarar bulunmayan şeyleri görmeye dayanır.

Kapitalizmin çöküşünü ve tarihin başlangıcını tahmin etmekte kendime güveniyorum.

Yeni dünya düzeninde Türkiye’nin ekonomisinin Avrupa’nın kontrolünden çıkmaya çalışacağını ve yönlendirilen değil ama yeni yandaşlarıyla ve onların desteği ile bölgede etkin ekonomik bir güç olabileceğini düşünüyorum.

Önümüzdeki günler bölgemizdeki ve giderek her yerdeki halklarda inanç ve ideoloji farklılıklarının öne çıkarıldığı ve siyasi hedefler için kullanıldığı zaman olacak gibi görünüyor.

Başarısızlıktan ders almak yerine, öngörülü olmak zaman kazandırır.

Siz de biliyorsunuz ya, bu fikre alışmamız gerek. Bir gün bu olacak, tamam mı? Bir gün olacak.

Hiç kimse İnternetin sahip olacağı etkileri hayal edemezdi.

İnsan zaafının bu en acıklı, en feci yanı, şüphesiz ilerisini görmek yeteneğinden yoksun oluşu bir kabiliyetsizliktir...

Yıldızların hareketlerini hesaplayabilirim ama insanların deliliğinin nereye gideceğini asla.

Bilim Kurgu yazarları kaçınılmaz olanı öngörür ve sorunlar ve elim olaylar belki kaçınılmaz ise de, çözümler değildir.