Kudüs'te, Gazze'de, Suriye'nin kuzeyinde, Lübnan mülteci kamplarında ve Türkiye'de Filistinlilere sağladığı desteğinden ötürü Türkiye'ye teşekkür ediyor, Kudüs ve Filistin'e yönelik İslami ve tarihi rolünü sürdürmesini temenni ediyoruz.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#kudüs
Hamas olarak, Filistin'in içeride ve dışarıda milli birliğini sağlamaya ve ayrılık noktalarını ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalara başladık. Tam birlik içinde hareket etmek için çok ciddi girişimlerimiz var. Bu konuda çok hızlı hareket etmek zorundayız. Çünkü Yüzyılın Anlaşması, Batı Şeria'nın ilhakı kararları ile Filistin'in tasfiye edilmeye çalışıldığı böyle bir dönemde milli birliği sağlamak için çok hızlı hareket etmek zorundayız. Bütün tarafları temsil edecek, ortak bir kararla, yeni bir liderlik oluşturulması teklifinde bulunduk. Yüzyılın Anlaşmasından sonra özellikle Mahmud Abbas'ı aradım. Kendisiyle bir noktada anlaşmaya vardık. Liderler bazında bir takım toplantılar yapma noktasında anlaştık. Aynı şekilde Fetih Hareket'ine de ayrılığı bitirme noktasında daha fazla fedakarlık yapmaya hazır olduğumuzu söyledik. Özellikle Kudüs'ün statüsünün, esirlerin kurtarılması ve mültecilerin dönüş hakkının sağlanabilmesi için önemli olduğunu ifade ettik.
Ey Çocuk! Kudüs'ün esareti Salahaddin-i Eyyubi gibi senin de uykularını kaçırıyorsa yarın tarih seni de Kudüs Fatih'i olarak yazar.
Bu savaş, Volga’dan Don’a kadar tüm Müslümanlar kurtarılıncaya kadar sürecek. Bütün dünyayı alevler kaplasa da, bu cihada devam edeceğiz. Dünyadaki tüm Müslümanlar uyanıyor. Savaş 20-25 yıl sürebilir. Tüm Rusya savaş alanı olacak. Nihai hedef ise Kudüs’ün siyonist işgalinden kurtarılması olacak.
BM Güvenlik Konseyinde güçlü ülkelerin vetosu karşısında maalesef hukuk zayıflara pek yardımcı olmuyor. Yasalar ayrıca saldırgan ve insan hakları ihlallerine imza atan güçlü taraflara uluslararası teminat veriyor. (ABD) Kudüs ve Golan'ı İsrail'e ekleyerek pratikte tanınması gibi zorla toprakları alınanların hukukunu kim garanti edecek?
Başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulmadan Orta Doğu'da adil ve kalıcı barış sağlanamaz.
Ortadoğu halkları İslam uygarlığını yeniden canlandırabilirlerse, birlik olabilirlerse, çağın dengesizliği düzeltilebilecektir. Filistinli kardeşlerime, İslami devrim özlemi yüklü devrimci selamlarımı yolluyorum. Yaşasın, yeryüzündeki tüm inananların birlikteliği! Yaşasın Filistin! Yaşasın Kudüs!
Dünya barışı Orta Doğu barışından geçmektedir. Orta Doğu'da akan kan durmadıkça dünyaya da barış gelmeyecektir. Kudüs ve Mescid-i Aksa çevresindeki 'Yahudileştirme' operasyonlarını hız kesmeden sürdüren İsrail'in esas amacı zamanla oradaki Müslüman ve Hristiyan toplumu bölgeden tecrit etmek, uzaklaştırmaktır. Bu bir Yahudileştirme projesidir. Tarih, halkları sokaktayken hala sessiz kalan Arap liderlerini kara sayfalarına yazacaktır. İsrail askeri operasyonlarını derhal durdurmalı, başta Şeyh Cerrah Mahallesi olmak üzere işgale, yeni yerleşim alanları açılmasına son vermelidir. Evleri elinden alınan Filistinlilerin evleri geri iade edilmeli, Mescid-i Aksa girişlerine konulan barikatlar kaldırılmalıdır. İnanç ve ibadet hürriyetine getirilen kısıtlama ve yasaklara derhal son verilmelidir. Filistin halkının topraklarındaki her türlü işgal, ilhak, haksızlık ve adaletsizlikler son bulmalı, fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik eylemleri engellenmelidir.
Bir Türk Kudüs'ü yoktu. Bir Arap Kudüs'ü var mıydı? Hayır. Ne Katolik ne Ortodoks ne de Yahudi Kudüs'ü! Kudüs; haçlı alemli, Davud mühürlü sancaklar arasında göze görünmez orduların sessizce alıp verdikleri bir yer. Bu defa o şehrin bu yakasında Süleyman'ın olduğu kadar Yahudi olan Kudüs'ü görüyorum.
Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak için Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz: Yüzlerce yıllık gözyaşı, bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır.
Kurduğum hükümetin temel üç hedefi vardı. Teröre karşı mücadele, İsrail'in Yahudi kimliğini temelleştirmek ve Kudüs'te yerleşim inşaatlarına devam etmek. Lapid ve Livni bu ilkelere karşı durdu.
Kudüs'süz İsrail, kalpsiz bir bedene benzer. Kalbimiz bir daha asla bölünmeyecek!
Filistin davasını, Kudüs davasını kendi öz davamız olarak gördük, öyle bildik. Dün de böyleydi, bugün de böyle, bu yarın da bu şekilde kalacaktır. Kim nerede durursa dursun biz sizlerle birlikte duracağız.