#kölelik

Onbeşinci yüzyılda Avrupalılar Afrika’yı sömürge haline getirmeye başlayıp İspanya ilk uluslararası köle pazarını kurduğunda, hayvanları sömürmek için kullanılan metaforlar, modeller ve teknolojiler insan kölelere karşı eşdeğer bir zulüm ve güçle kullanıldı. Afrikalıları kendi doğal ortamlarından ve yuvalarından çalmak, acı içerisinde çığlık atan aileleri birbirinden koparmak, kölelerin vücutlarının etrafına zincirler sarmak, onları kıtadan kıtaya daracık bölmelerde çektikleri acıları ya da ihtiyaçlarını göz ardı ederek nakletmek, derilerine onların bir eşya olduğunu gösteren sıcak demirle damga vurmak, onları hizmetçi diye açık artırmada satışa çıkarmak, hizmet ve emekleri için üremeye zorlamak, çıkar elde etmek için hepsini sömürmek, onları nefret ve öfkeyle dövmek ve yığınlar halinde öldürmek… işte siyah kölelere uygulanan bu korkunç olayların hepsi ve daha nicesi öncelikle hayvan sömürüsü aracılığıyla geliştirildi ve mükemmelleştirildi.

Açık olalım: reform için değil devrim için mücadele ediyoruz; insancıl efendiler için değil köleliğin sona ermesi için mücadele ediyoruz. Hayvan özgürlüğü insan kulaklarının duyduğu en radikal fikri ilerilere taşıyor: hayvanlar bizim giysimiz, kaynaklarımız, yiyeceğimiz, eğlence araçlarımız değiller; onlar bizim amaçlarımız için değil kendi amaçları için varlar.

Eğer ALF’i diğer gruplarla karşılaştırmak istiyorsak doğru seçim El-Kaide ya da Saddam Hüseyin’in Cumhuriyet Muhafızları değil, doğru olan Underground Railroad ve Yahudilerin anti-nazi direnişidir. ALF’teki erkek ve kadınlar Nazi Almanya’sında tutsakları ve Soykırım kurbanlarını özgürlüğüne kavuşturan ve nazilerin kurbanlarına işkence edip onları öldürmek için kullandığı silahları, tren yollarını ve gaz odaları gibi ekipman ve araç gereçleri yok eden özgürlük savaşçılarıdır. Aynı şekilde, özgürleştirdikleri hayvanların çoğu için veteriner bakımı ve yuva sağlayan ALF kendine ABD’deki Underground Railroad hareketini model alıyor, bu hareket kaçak kölelerin özgür eyaletlere ve Kanada’ya varmasına yardım etmişti. Ancak şirket toplumu, devlet ve medya, ALF’i terörist diye yaftalarken ALF aslında geçen iki yüzyılın büyük özgürlük savaşçılarıyla büyük benzerlikler taşıyor, ayrıca hayata yönelik şiddeti ve kanı durdurarak diğer türler adına adaleti sağlama arayışı sebebiyle çağdaş barış ve adalet hareketleriyle de bir kan bağına sahip olduğunu ortaya koyuyor.

Hangi grup en uzun süre böylesine ezilmiş, en yoğun ve yaygın biçimlerde sömürülmüştür ki hayvanlardan başka? En güçsüz insanların bile gene de hayvanlar üzerinde kontrolünün olduğu, yoksul ya da ezilmiş neredeyse bütün insanların kendini hayvanlardan üstün kabul ettiği, hayvanlara sahip olmak, onları sömürmek ve öldürmek için yasal haklarının olduğu koşullarda hayvan bakış açısı mümkün olan bütün teori, tarih, etik ve siyaset içerisinde olabilecek en radikal değişimdir. Eğer tarih efendiler ve köleler arasında bir mücadele ise; insanlar efendidir, hayvanlar ise köle.

Dünyada, cumhuriyetçi erdemin hiçbir şekilde uzlaşmaya varamayacağı üç tür alçaklık vardır: 1) Bunlardan birincisi krallardır. 2) İkincisi krallara uşaklık etmektir. 3) Üçüncüsü de herhangi bir yerde bir efendi ve bir uşak varken, silahları elden bırakmaktır.

Din, insanın alt üst olmuş kendi hayal gücüyle yarattığı var olmayan yaratıkların korkusuyla, insanın yargılama yeteneğini yok ederek, bütün akli yeteneklerini kaybettirdi ve insanı en sefil, acınası köle haline getirdi.

Sünnetli olup olmamak önemli değildir. Önemli olan, Tanrı’nın buyruklarını yerine getirmektir. Herkes ne durumda çağrıldıysa, o durumda kalsın. Köleyken mi çağrıldın, üzülme. Ama özgür olabilirsen, fırsatı kaçırma! Çünkü Rab’bin çağrısını aldığı zaman köle olan kimse, şimdi Rab’bin özgürüdür. Özgürken çağrılan kişi de Mesih’in kölesidir. Bir bedel karşılığı satın alındınız, insanlara köle olmayın.

Ey kadınlar, Rab’be ait olanlara yaraşır biçimde kocalarınıza bağımlı olun. Ey kocalar, karılarınızı sevin. Onlara sert davranmayın. Ey çocuklar, her konuda anne babalarınızın sözünü dinleyin. Çünkü bu Rab’bi hoşnut eder. Ey babalar, çocuklarınızı incitmeyin, yoksa cesaretleri kırılır. Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin her sözünü dinleyin. Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünen hizmetle değil, saf yürekle, Rab korkusuyla yapın. Rab’den miras ödülünü alacağınızı bilerek, her ne yaparsanız, insanlar için değil, Rab için yapar gibi candan yapın. Rab Mesih’e kulluk ediyorsunuz. Haksızlık eden ettiği haksızlığın karşılığını alacak, hiçbir ayrım yapılmayacaktır. Ey efendiler, gökte sizin de bir Efendiniz olduğunu bilerek kölelerinize adalet ve eşitlikle davranın.

Liste
Yükleniyor…