#kemal kılıçdaroğlu

Tam 104 miting iki büyük kurultayda konuştunuz. Bu ülkenin temel sorunları arasında yer alan Alevi sorununu, Alevi sözcüğünü ağzınıza almadan geçiştirdiniz. Bu bir yetenek, maharet ister. Merak ediyorum, Alevi sorunu derken hangi kavramı kullanacaksınız. ‘O şeylerin şey sorununu şey yapacağız’ mı diyeceksiniz. Alevi’ye Alevi, Kürt’e Kürt denir. Aleviler cemevine gider, Kürtler Kürtçe konuşur. Bu böyledir bunu öğreneceksiniz. Bu bir ayrışma, bölme değil. Önce farklılıkları kucaklayacak kadar yürekli olacaksınız. (Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alevi politikası hakkında)

Ben memur işçi Bağ-Kur’lu bütün bunlarla gurur duyan bir insanım. Sen artık emeklisin. Ama hâlâ kendini memur koltuğunda zannediyorsun. Şimdi milletin hizmetkârı olacağına, CHP’nin statükocu zihniyetinin memurusun. O anlamda sana memur diyorum. Hatta parti içinde birilerinin memurusun. Yes/No hikâyesini biliyorsunuz. Onların memurusun.

Bir militan lafıdır tutturdular. Bunlara göre cumhurbaşkanı, bakanlar, Cumhur İttifakı ve AK Parti tepeden tırnağa militan. Hâkimler, savcılar, valiler, kaymakamlar, tüm askerler, diplomatlar, polisler, öğretmenler, tüm memurlar, işçiler, esnaf, iş adamları zaten militanın önde gideni. Bunlara göre, milletin kendilerine oy vermeyen yüzde 75'inin tamamı militan. Bu hastalıklı zihniyete göre, CHP'ye oy vermeyen hiç kimse onur, şeref, namus sahibi olma hakkına da sahip değildir.

2004'te demişiz, bütün dış politika metinlerine yazmışız, Kılıçdaroğlu yeni fark etmiş. Kılıçdaroğlu'nun problemi ne biliyor musunuz? Okumuyor, okuma özürlü. Bir de hafıza özürlü. Dışişleri Bakanıyken bir gazeteci mülakatta kendisine sordu, 'Davutoğlu'nu çok eleştiriyorsunuz, acaba kitabını okudunuz mu?' dedi. Dediği şey şu, 'Okumadım ama özetini verdiler.' Okuma özürlü, özetten kitap anlaşılır mı?

Liste
Yükleniyor…