Metafiziğin, değerler felsefesinin, ethiğin sanısal önermeleri görüntü önermelerdir onların mantıksal içeriği yoktur, fakat yalnızca işitenler üzerinde duygular ve eğilimler uyandıran duygu anlatımlarıdır.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#etik
Veganizm, hayvanları önemseyen asgari insanların yapabileceği şeydir. Onları öldürmek ve yememek, tecavüzcü ya da çocuk tacizcisi olmaktan farklı değildir. Sadece zarar vermemek demektir. Biri yardımcı olduğu anlamına gelmez.
Aynı nedenlerle hayvanları da aynı şekilde tüketmiyorum kadınlara tecavüz etmiyorum: Başkalarına zulüm uygulamak yanlıştır, savunmasızlığa karşı şiddeti savunulamaz kılmak, başkalarının hakları benim özlemlerimden daha önemlidir.
Vegan olmak, kadınlara zarar vermemek gibi, zarar vermemek gibi, zarar vermemek demektir. Ama sadece zarar vermekten kaçınmak, yardım ettiğimiz anlamına gelmez. Bu sadece tarafsız olduğumuz anlamına geliyor.
Bana göre, kundaklama “mal/mülk/eşyaya zarar verme” sınıfına girmiyor, tersine hayatı tehlikeye sokan eylemler kategorisine düşüyor. ALF hiçbir insanın hayatına zarar vermediği iddiasıyla övünüyor; ama kundaklama eylemleri kuşkusuz bir şekilde ister bir fare, sıçan ya da örümcek olsun hayata mal oluyor. Elbette hiç kimse her bir kuytu köşesini araştıramaz. Tavuk üretim çiftliklerinin ya da laboratuvarların; küçük bir yaratığın varlığı bir insanın varlığı gibi değildir, bu hayvanlar yangın alarmlarından, ya da acil durum çıkışlarından bir şey anlamaz. Eğer birisi söz konusu eylem sırasında orada bir insanın bulunmamasına gösterdiği özeni örneğin örümceklerin de olmamasına da aynı şekilde göstermiyorsa o zaman sadece bir hayatı tehlikeye atmakla kalmıyordur, bu aynı anda pratik bir tür ayrımcılığıdır.
Kendini iyi hissetmek için, bir hayvanın ölü derisini üzerine giyenler, psikiyatriste görünmeli.
Kendi kendine açık bir şekilde anladığınız ve eşsiz olarak uygulanan mutluluğu; Yalnızca toplumun mutluluğunu teşvik eden davranışlarla başarılabilecek olanlar.
Günah sadece diğer insanların canını gereksiz yere yakmakta yatar. Diğer bütün günahlar uydurulmuş saçmalıklardır.
Parayı bu şekilde kazanabilirdim ve büyük olasılıkla kendimi çok eğlendirirdim kod yazarken. Ama kariyerimin sonunda geriye bakıp insanları ayırmak için duvarlar ördüğümü görürdüm ve hayatımı daha kötü bir dünya yaratmak için geçirdiğimi hissederdim.
Ben evrim temelli bir ahlakın savunucusu değilim. Ben her şeyin nasıl evrim geçirdiğini söylüyorum. İnsanların ahlaki açıdan nasıl davranması gerektiğini değil.
Ara elemanların soyunun tükenmiş olması nedeniyle münasebetsiz bir belirsizlikten kurtulmuş olan yalnızca hayvanların sınıflandırılması değil. Aynı şey insan etiği ve yasaları için de geçerli. Bizim yasal ve ahlak sistemlerimiz türlere son derece bağlı. Bir hayvanat bahçesi yöneticisinin gereksinim fazlası şempanzeleri “uyutma” yetkisi vardır, fakat fazlalık bir hayvan bakıcısını ya da bilet satıcısını “uyutma” yetkisi müthiş bir öfkeyle karşılanacaktır. Şempanze hayvanat bahçesinin malıdır. İnsanlarınsa bugünlerde kimsenin malı olmadığı varsayılıyor. Fakat yine de şempanze ayrımcılığı bu biçimiyle pek ender dile getirilir ve bunu savunacak bir mantık olup olmadığı konusunda kuşkuluyum. Bizlerin Hıristiyan kaynaklı davranışlarımızın insanın nefesini kesen türcülüğü işte böyle. Tek bir insan zigotunun kürtajla alınması (birçoğu zaten kendiliklerinden düşüyorlar), herhangi bir sayıdaki zeki, yetişkin şempanzenin kesilip biçilmesinden çok daha fazla ahlaki endişe ve erdemli öfke yaratıyor! Aslında canlı şempanzeleri kesip biçme niyeti olmayan, nazik, liberal bilim adamlarının, eğer isterlerse, yasal bir müdahale olmaksızın bunu yapma haklarının olduğunu tutkuyla savunduklarını gördüm. En ufak bir insan hakları ihlalinde tüyleri hemen diken diken olanlar da böylesi insanlardır. Bu çifte standardı rahatça kabul edip mutlu olabilmemizin nedeni, insanla şempanze arasındaki ara-canlıların hepsinin ölmüş olmasıdır.
Kişinin kendi türünün üyelerinin başka türlerin üyelerine kıyasla özel ahlaksal değer hak ettikleri duygusu eski ve derindir. Savaş zamanı dışında, insan öldürmek genelde işlenebilecek en ciddi suçtur. Bizim kültürümüzde daha da şiddetle yasaklanmış bir tek şey var; o da insan yemek (ölmüş bile olsalar). Bununla birlikte, başka türlerin üyelerini yemekten hoşlanıyoruz. Birçoğumuz, canilere bile ölüm cezası uygulanması düşüncesinden iğrenirler; Öte yandan da, ılımlı 'hayvan zararlılarının' yargılanmaksızın vurulmasını neşeyle desteklerler. Aslında, diğer zararsız türlerin üyelerini zevk ve eğlence için öldürürüz. İnsansı duyguları bir amipten daha fazla olmayan bir insan dölütü, yetişkin bir şempanzeye gösterilenden çok daha ileri bir saygı ve koruma altındadır. Yine de, şempanzenin duyguları vardır, düşünür ve -son deneysel kanıtlara göre- bir çeşit insan dilini öğrenebilir. Dölüt ise kendi türümüze aittir ve bu nedenle anında özel hak ve ayrıcalıklarla donatılır.
Son zamanlarda, dostluk duygularımızın nesnesi olarak tüm insan türünü alma yolunda, ırkçılık ve vatanseverliğe karşı bir eğilim oluşmakta. Özverimizin bu insancıl genleşmesinin ilginç bir sonucu var ki, "türün iyiliği" fikrini destekliyor. Politik anlamdaki liberaller -türün etiği konusunun en inandırıcı sözcüleri-, şimdilerde özveri sınırlarını biraz daha genişleterek başka türleri de içine alanları küçük görmekteler. İnsanların barınma şartlarını iyileştirmek yerine, büyük balinaların öldürülmesini önlemekle ilgilendiğimi söylediğim takdirde, sanırım kimi arkadaşlarımı epey şaşırtmış olacağım.
Ben vejetaryen olmak istiyorum. Herkesin vejetaryen olmasını isterdim. 100 veya 200 yıl sonra bugünkü hayvanlara karşı davranış şekillerimizle dedelerimizin kölelere davranış şekillerine baktığımız gibi bakabiliriz. Çiftliklerde ve kesimhanelerde hayvanlara karşı zalimce muameleye karşı çıkmak bizim için çok önemlidir.
Ah; Ne kadar yanlıştır, etten bedenleri etle beslemek; Açgözlü bir bedeni, başka bir bedeni yiyerek semirtmek; bir canlının yaşamını bir başka canlının ölümüne bağlamak!