#disiplin

Elindeyse uykunun miktarını iyi ayarla ki kıymetli sabah saatlerini yatağında miskin miskin harcamayasın. Uykunun miktarı sağlığına ve işine uygun olsun, bedensel sümsük zevklerine değil. Ortalama altı saat, sağlıklı insanların, yedi saat daha az sağlıklı olanların, sekiz saatse genellikle daha güçsüz ve yaşlı olanların uyku ihtiyacını karşılar.

Bir şeyi üç defa söylerseniz ve hâlâ aynı hatalar yapılıyorsa bunu affetmemeniz lazım, gayet basit! İlk seferinde ise affetmeniz lazım çünkü insanlık hali bu… Bir hata yaptı diye bir şahsı zor duruma sokmamak gerekir. Yanınızda çalışanlara güven vermeniz lazım. Onlara liderlik vasfınızı hissettirmeniz icap eder. Bir de kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyi, başkalarından istememek lazım. Adil olmak önemli… Ayrıca yanınızda çalışanların ailevi durumlarıyla yakından ilgilenmeniz lazım. Mali durumlarını göz önünde tutmanız lazım. Bir de yaşam tarzının getirdiği bir disiplin var. Mesela içki içerken, yemek yerken ölçülü olmak gerekir. Çalışırken bile ölçülü olmak lazım. Ne kadar dinleniyorsanız, o kadar spor yapmanız lazım. Vücudunuzla ilgilenmeniz lazım. Bunların üçünü yani dinlenme, çalışma ve sporu birbirine karıştırırsanız, o zaman içinden çıkılmayan bir durum ortaya çıkabilir.

Rahmetli çok disiplinli bir insandı. Her şeyi ölçülü yapardı. Yalnız bizlere değil, yanımızda çalışan insanlara da örnek olurdu. Şahısların demokratik haklarını saygıyla karşılardı. Her zaman herkesin fikrini almıştır. Babamla ilişkimiz çok mesafeliydi. Büyüklere hürmet ve saygı ön plana çıkardı.

Bir insanın en değerli varlığı ve sermayesi, sağlığıdır. Sağlık, demokrasi gibidir, elden gitmeyince kıymeti pek anlaşılmaz. Genellikle hor kullanılan sağlık, yaşlandıkça mutlaka kendini gösterir ve cezası çekilir. Kilo almak sağlığın en büyük düşmanıdır. Dolayısıyla, az yenecek, hareket ve spor yapılacak, aşırı ve taşkın hayat yaşanmayacak, disiplinli bir ömür geçirilecek, bunları genç yaştan itibaren alışkanlık haline getirirseniz, ömrünüz uzar. 40 yaşına kadar beklerseniz çok geç kalmış olabilirsiniz.

Beni çoğunlukla gündüzleri sokakta görürler. Ben devamlı bir yerlere giderim. Bir yerlere uğrar, bir yerlerden bir yerlere göçer dururum. Yıllardır her sabah, yaz demez, kış demez, sabahın dördünde kalkarım yataktan. Ve sabah dokuza kadar yazımı yazarım. Sonra sokağa çıkarım, İkbal'e uğrar kahvemi içerim. Yazmak için yaşamak, duymak, halkı algılamak gerekir. Bir yazı için çok gereklidir halkın içinde kalabilmek. Ve halkın değişimini algılamak. Eskimemek için. Hatta değişimi yakalamak, bu değişimin dışına düşmemek gerekmektedir. Ve bunun ötesinde bir yazar olarak yaşamın günü gününe sürer gider. Her gün çalışmak, her gün yazmak, her gün boğuşmak gerekir ekmekle. Bu ara halktan yana olduğum için de çok güç bir fatura ödetirler.

Liste
Yükleniyor…