#çağdaşlaşma

Adam İngilizin dokuduğu kumaştan elbiseyi giyiyor. Alman malı lokomotifin çektiği trene biniyor. Namaz vaktine ne kadar kaldığını cebindeki İsviçre malı saate bakarak kestiriyor. Odesa'dan getirilen Rus unundan yapılma ekmek yiyor ama şapkayı giyince kâfir olacağını sanıyor. Bu karanlık, donmuş, hasta kafayı yenmemiz gerek. Çünkü bir an dalsak, bu kafa devreye girer, halkı yine kendine benzetmeye, ortaçağa çekmeye kalkışır. Onun için yarımız uyusak, yarımız uyanık durmalıyız.

Ben Türkiye çağdaşlaşmasının geçmişinin inip çıkışlarına dayanak ileri sürüyorum ki, ne denli geri dönme çabaları olursa olsun hiçbiri tarihsel oluşumu durduramayacaktır. Tersine daha da ileriye itecektir. Bu yapıtı okuyun, kaç kez böyle geriye dönük çabalar olduğunu, kaç kez hepsinin saman alevi gibi sönerek daha ileriye doğru atılımlara yol açtığını göreceksiniz.

Fakat şeriat devleti kurmayı hedef alan her türlü gericilik, zaman zaman dinî bir sömürü aracı olarak laiklik kavramının karşısına çıkarılmış ve hâlâ daha çıkarılmaya devam edilmektedir. Laikliğin bulunmadığı bir ortamda çağdaşlaşma hedefi ancak bir düş olarak kalır. Milletimizi tekrar geri götürme ve böylece kendilerine çıkar sağlama heves ve özlemi içinde olanlar, her zaman olduğu gibi karşılarında cumhuriyet kanunlarını ve bu milletin Atatürkçü güçlerini bulacaklardır.

Laik kelimesi, Yunanca laos kelimesinden gelen laikos kelimesinden alınmıştır. Laos kelimesi eski Greklerde halk anlamın gelirdi. Ortaçağda bu kelime, rahip olmayan ‘halk’ anlamında kullanılmıştır. Bugün Fransızcada kullanılan laicisme tabiri karşılığı olarak İngilizce ve Almancada kullanılan tabir ise Latince saecularis kelimesinden alınmış olup; çağdaş, yani din gibi değişmez değil, zamanla değişir olan anlamına gelmektedir. Şu halde halkçılık, çağdaşlaşma, uygarlaşma, devrimcilik kavramları muhtelif dillerde kullanılan tabirlerin kaynakları bakımından da laiklik kavramıyla bir akrabalığa maliktirler.

Ben Türkiye çağdaşlaşmasının geçmişinin inip çıkışlarına dayanak ileri sürüyorum ki, ne denli geri dönme çabaları olursa olsun hiçbiri tarihsel oluşumu durduramayacaktır. Tersine daha da ileriye itecektir. Bu yapıtı okuyun, kaç kez böyle geriye dönük çabalar olduğunu, kaç kez hepsinin saman alevi gibi sönerek daha ileriye doğru atılımlara yol açtığını göreceksiniz.

Fakat şeriat devleti kurmayı hedef alan her türlü gericilik, zaman zaman dinî bir sömürü aracı olarak laiklik kavramının karşısına çıkarılmış ve hâlâ daha çıkarılmaya devam edilmektedir. Laikliğin bulunmadığı bir ortamda çağdaşlaşma hedefi ancak bir düş olarak kalır. Milletimizi tekrar geri götürme ve böylece kendilerine çıkar sağlama heves ve özlemi içinde olanlar, her zaman olduğu gibi karşılarında cumhuriyet kanunlarını ve bu milletin Atatürkçü güçlerini bulacaklardır.

Laik kelimesi, Yunanca laos kelimesinden gelen laikos kelimesinden alınmıştır. Laos kelimesi eski Greklerde halk anlamın gelirdi. Ortaçağda bu kelime, rahip olmayan ‘halk’ anlamında kullanılmıştır. Bugün Fransızcada kullanılan laicisme tabiri karşılığı olarak İngilizce ve Almancada kullanılan tabir ise Latince saecularis kelimesinden alınmış olup; çağdaş, yani din gibi değişmez değil, zamanla değişir olan anlamına gelmektedir. Şu halde halkçılık, çağdaşlaşma, uygarlaşma, devrimcilik kavramları muhtelif dillerde kullanılan tabirlerin kaynakları bakımından da laiklik kavramıyla bir akrabalığa maliktirler.

Ben Türkiye çağdaşlaşmasının geçmişinin inip çıkışlarına dayanak ileri sürüyorum ki, ne denli geri dönme çabaları olursa olsun hiçbiri tarihsel oluşumu durduramayacaktır. Tersine daha da ileriye itecektir. Bu yapıtı okuyun, kaç kez böyle geriye dönük çabalar olduğunu, kaç kez hepsinin saman alevi gibi sönerek daha ileriye doğru atılımlara yol açtığını göreceksiniz.

Fakat şeriat devleti kurmayı hedef alan her türlü gericilik, zaman zaman dinî bir sömürü aracı olarak laiklik kavramının karşısına çıkarılmış ve hâlâ daha çıkarılmaya devam edilmektedir. Laikliğin bulunmadığı bir ortamda çağdaşlaşma hedefi ancak bir düş olarak kalır. Milletimizi tekrar geri götürme ve böylece kendilerine çıkar sağlama heves ve özlemi içinde olanlar, her zaman olduğu gibi karşılarında cumhuriyet kanunlarını ve bu milletin Atatürkçü güçlerini bulacaklardır.

Liste
Yükleniyor…