Ben ne (çoğunluk böyle istediği için) örtünmenin kayıtsız şartsız serbest olmasını savunan türden "demokrat"lardanım, ne de örtünmenin kadın-erkek eşitliğine aykırı olduğu iddiasıyla kayıtsız şartsız yasaklanmasını isteyen "laikçiler"i tasvip ediyorum. Başörtüsü yasağının üniversite öğrencilerine uygulanmasına karşı olduğum gibi, Parlamento'daki halk temsilcilerine ve kamu binalarında kamu hizmetinden yararlananlara uygulanmasını da onaylamıyorum. Ama laik, yani inançlar arasında ayrım yapmayan devleti temsil eden kamu görevlilerinin, kamu hizmeti verenlerin dini simgeler taşımalarının laiklikle bağdaşmadığına inanıyorum.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#başörtüsü
Başörtüsü, milletimizin olduğu gibi bizim de büyük önem verdiğimiz bir konudur. Başörtüsü sorununu gündemimizden çıkarmamız kesinlikle söz konusu değildir. Bu sorunu hep gündemde tutacağız. Biz buna bir insan hakları meselesi olarak bakıyoruz. Bu çerçevede diğer insan hakları sorunlarında olduğu gibi başörtüsü konusunda da hukuk devleti tatbikatına aykırı uygulamaların ortadan kaldırılması konusunda üzerimize düşen her şeyi yapacağız.
28 Şubat’ta alınan kararların uygulanması gerektiğine gönülden inanıyorum, kıyafet yasası da uygulanacak.
Sayın Başbakan, siz türbanı da engellediniz. Söz veriyorum türbanı da biz özgür kılacağız. Görecek Sayın Başbakan. O yapmadı, biz yapacağız. Öyle, sayın başbakan gibi, söz verip sözünün arkasından duran bir insan değiliz biz.
Memuriyetten başörtülü olduğu için hakkında soruşturma açılmış bir öğretmen vardı. Mahkeme salonunda bir önceki duruşmanın bitmesini bekliyorduk. Bizden önceki müvekkil de başörtülü bir kadındı. Hakim içeri girer girmez hanımefendiye başını açması gerektiğini söyledi. Kadın da ona, 'Ben buraya başımı açmadığım için geldim zaten.' dedi. Hakim tekrar, 'Açman gerekiyor.' dedi ayağa kalkarak, biraz azarlar gibi. Ben de dedim ki, 'Hakim Bey, ben kaç yıllık avukatım, duruşma salonuna sanık şu kılık kıyafetle gelecek, diye bir usul bilmiyorum.' dedim. Bana karışmamam gerektiğini söyledi. Sonra o kadın ifade vermeyi reddederek salondan çıktı. Ondan sonra sıra bize gelince hakim bize de aynı şeyi söyledi. Ben de sanık vekili olarak oradaydım, tavrımı koyarak, 'Böyle bir hususu yapmanız sizin bu kişilere karşı önyargılı olduğunuz anlamına gelir. Çünkü sizin önünüze gelen zaten başörtülü olduğu için suç işlediği iddiasıyla önünüze geldi ve siz de başını açmasını istiyorsunuz.' dedim. Dolayısıyla biz reddettik, o da bizim reddimizi reddetti. Sonunda biz başörtülü olarak ifadeyi aldırdık.
Cumhuriyet tarihinde milletvekili olan bayanların hiçbiri başörtüsü takmadı. İsteyen dışarıda takabilir, buna bir itiraz olamaz. Türban milletvekili yeminine de aykırı. Yemin ederken laikliğe, Atatürk ilke ve inkılaplarına uyma ve bunları koruma konusunda and içeceksiniz, ondan sonra buna aykırı davranışta bulunacaksınız.
O çarşaflılar diğerlerinden farklı. Onlar kızlarını çarşafa sokmak istemiyor. Onlar masumane bir şekilde örtünmüş.
Bize sadece AKP’li bir kadronun, muhafazakâr kesimden insanların, eşleri örtülü olan bazı insanların partiye girmek istediği söylenildi ve bunda hiçbir sakınca olmadığını da biz söyledik. Gittik tabloyu gördük.
Derdimiz davamız örtüyle mi, yoksa zihniyetle mi? Kara çarşafı, siyasi simge olarak az kişi kullanıyor. Kara çarşaf, Anadolu kırsal yaşamının bir parçası. Siyasi simge olarak, türban kullanılıyor. Kadının kullandığı örtü bizim hasmımız mı, onunla mı kavga ediyoruz? 1993'te Bosna'da Müslüman kadınlara, etnik temizleme kampanyasında tecavüz edildiğini öğrendiğimde, yapılan çirkinliklerin kadınları kirletemeyeceğini söylemek üzere, oyalı, beyaz yaşmaklarla Bosna’ya gittim
Geldiğimizde bir hayli vesayet odakları vardı. Basın, sermaye vesayeti, oligarşik bürokrasi, vesayet, vesayet... Hepsiyle tek tek mücadele edildi, bunlar hiç kolay olmuyor. Bugün bir başörtü meselesini unutmamak lazım. Bakın aradan 10 yıldan fazla geçmiş, içlerinde ukde var. Adam çıkıyor ne diyor, 'başörtülü bir hakim benimle ilgili doğru karar veremez' diyor. İşte bunların ufukları bu kadar, artık bütün Türkiye bunu görüyor. Kenetlenmemiz lazım, birlik beraberlik içerisinde ülkemizi yönetmeye devam etmemiz lazım. Bizim kaderimiz Türkiye'nin kaderiyle özdeşleşmiş. Biz, bu ülkeyi yönetmekle sorumluyuz. İnşallah yepyeni bir AK Parti ile 2023, 2053, 2071'e ulaşacağız.
Ah benim öz be öz Ahıska Türkü annem bu kafatasçılar senin ve senin gibi başı örtülü kadınların Arap olduğunu zannediyorlar.
Paşa deyiminin kullanılması ve paşa deyiminin teşvik edilmesi bence bazı hanımların başörtüsü kullanmasından çok daha büyük bir gericiliktir.
Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; Türkiye'de hanımların giyim kuşamına, başörtüsüne özel yaşamlarında hiç kimse karışmıyor. Ancak burası hiç kimsenin özel yaşam mekânı değildir. Burası devletin en yüce kurumudur. Burada görev yapanlar; devletin kurallarına, geleneklerine uymak zorundadırlar. Burası devlete meydan okunacak yer değildir! Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz!
Benim görüşüme göre hiç kimsenin ders aldığı yok. Yönetim fırsat bu fırsat diyerek dini siyasete ve en önemli kurumlara sokmayı iyice yaygınlaştırıyor ve perçinliyor. Başörtüsü devletin en önemli yerlerinde resmi giysi haline getiriliyor. En kötüsü de daha beterleri için zemin hazırlanıyor…
Müslüman olmak, Allah'ın rızasına teslim olmaktır. Allah'ın kitabındaki gerçeği olduğu gibi kabul etmek zorundasınız. Ama bunu kabul etmemekte serbestsiniz. Kabul ettiğinizde uymak zorundasınız. Kuran'da, "O iffetli kadınlara söyle, başörtülerini, göğüslerinin üstüne doğru indirsinler" diyor. Bir insan Müslümanım diyorsa, örtünmek zorundadır. Değilse örtünmek zorunda değildir. (Yıl: 1992.)