Tanrı'nın, erdemli insanları ödüllendireceğine ve günahkarları cezalandıracağına dair eski öğreti akıllardan yavaş yavaş siliniyor. Kötü insanlardan bazılarının, herkesin başarı dediği şeye sahip olduğunu biliyoruz. İyi insanlardan bazılarının da başarısızlık hasırında uzandığını görüyoruz. Hırsızların ziyafetlerde, dürüstlerin de aç olduğunu biliyoruz. Erdemlilerin genelde çaputlara sarılı olduğunu, oysa ahlaksızların her türlü rahatlığa sahip olduğunu biliyoruz.
- Henüz kategori yok.
-
Kim Milyoner Olmak İster'deki Kocamustafapaşa Caddesi …09.11.2025
-
Lider Porto, Famalicão Deplasmanında Kadroda Sekiz Değ…09.11.2025
-
Jake Paul-Gervonta Davis Maçı İptal Edildi: Hukuki Sor…09.11.2025
-
Edson Álvarez ve Futbolun Devleri, Adidas'ın 2026 Düny…09.11.2025
-
Rhein-Main Derbisinde Duygusal Anlar: Genç Eintracht E…09.11.2025
-
Valencia ile Real Betis Karşı Karşıya: La Liga'da Krit…09.11.2025
-
Verstappen'ın Sao Paulo Kabusu: Pit Yolu Startı ve Şam…09.11.2025
-
Viktoria Plzeň - Slavia Prag Derbisi Öncesi Eski Yıldı…09.11.2025
-
Demet Evgar'dan Tamer Karadağlı İsmi Anılınca Ortaya Ç…09.11.2025
-
Arkeolojinin Büyüsü ve Indiana Jones Koleksiyonlarının…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#ahlak
Bugün bir insan, Eski Ahit'in öğretilerini uygulamaya kalksa suçlu olur; Yeni Ahit'in öğretilerine sıkı sıkıya bağlı olursa da akıl hastası.
Günah sadece diğer insanların canını gereksiz yere yakmakta yatar. Diğer bütün günahlar uydurulmuş saçmalıklardır.
Özgürüm, çünkü yaptığım her şey için ahlaken sadece benim sorumlu olduğunu biliyorum.
Kötü bir şey yaptığım zaman kendimi kötü hissediyorum. Ve iyi bir şey yaptığımda, iyi hissediyorum.
Kutsal kitaplar sanki sevgi dolu bir tanrı tarafından değil de, ırkçı, homofobik, sadist, cinsiyetçi ve cinsel gerginliği tavan yapmış erkekler tarafından yazılmışlar gibi. Ne tuhaf değil mi?
Sadakatten vazgeçersek, elimizde kaçınılmaz bir şekilde korku ve hırs kalıyor.
Dindar insanların çoğu, din olmadan bir insanın değil iyi birisi olması, iyi birisi olmaya gerek duymasının bile düşünülmesinin zor olduğunu söylerler. Bu önemli bir konudur çünkü ahlaki kurallar genelde ahlakla gerçek bir ilişkisi bulunmayan farklı konular üzerinde belirlenmiş dinsel tutumların arkasında gizlidir.
Birçok dindar kişinin dinin kendilerini iyi birer birey olma konusunda motive ettiğini düşündüklerini biliyorum, özellikle de kişisel günahkârlığı sistematik biçimde sömüren inançlardan birinin mensubu iseler.
İnsanlarla şempanzelerin en son ortak atası beş milyon yıl gibi kısa bir süre önce yaşadı; bu, şempanzelerle orangutanların ortak atasının zamanından daha yakındır ve hatta şempanzelerle maymunların ortak atalarından 30 milyon yıl öncedir. Şempanzelerle bizim genlerimizin %99′u ortak. Yerküre üzerindeki çeşitli unutulmuş adalarda şempanze/insan ortak atasına götüren tüm ara canlılar keşfediliverseydi, yasalarımızın ve ahlak kurallarımızın bu keşiften önemli ölçüde etkilenmeyeceğini kim iddia edebilirdi; özellikle de, bu soy çizgisi üzerindeki canlılar büyük olasılıkla birbirleriyle çiftleşmiş olacağına göre… Ya tüm çizgiye insan haklarının eksiksiz verilmesi gerekecekti (oylar şempanzelere), ya da ayrıntılı tasarlanmış ırkçılık benzeri bir ayrımcı yasalar sistemi yapılarak, mahkemelerden belirli bireylerin yasalar açısından “insan” mı yoksa “şempanze” mi olduğuna karar vermeleri istenmesi gerekecekti. Babalar kızlarının “bunlardan” biriyle evlenme isteği karşısından üzüntüden kahrolacaktı. Yeryüzünün, içinde epey ders barındıran bu fantezinin gerçekleşemeyeceğini umacak kadar iyi araştırıldığını sanıyorum. Fakat insan “hakları” konusunda açık ve aşikar bir şeyler olduğunu düşünen birileri varsa, bilmeliler ki, bu utandırıcı ara-canlıların günümüze kadar yaşamamış olmaları yalnızca şans eseridir. Alternatif bir noktaya değineyim: Şempanzeler bugüne dek keşfedilmemiş olsalardı, belki de bugün onlara utandırıcı ara canlılar olarak bakılacaktı.
Dinler beyinlerimizin alışık olduğu tarihöncesi dünyayla günümüz ahlak, kültür ve toplum dünyasını eşleştirmeye çalışan kavram yığınlarıdır.
İbne bizim milletçe hakirdir. Hakikaten bence de ibne olan bir erkekten hayır yoktur. Örnekler gördük. Bunlar kadın gibi oluyorlar; bunlarda mertlik, erkeklik, istiklal kalmıyor. Emre, himayeye muhtaç ve muti oluyorlar. Her fenalığı yapmakta mahzur görmüyorlar. Hayatımıza böylelerini daima ahlaksız, meziyetsiz gördük. İstisnaları pek azdır. Babur Şah da hatıratında bir vaka zikredip zabitlerinden biri için diyor ki:" İbneler kahraman olmaz". Türk yöneticileri bu fenalığı ıslah edecek yolları aramalıdır!
Ahlak ve temiz adetler ve faziletlerin bir kısmı kendiliğinden gitti, bir kısmını da bilerek ben terke mecbur oldum. Yalan da söyledim.
(Karımın) ahlakı da bozuldu. Evdeki kızları benden gizli çırılçıplak soyuyor, dans ettiriyor.
Namus ne demek sen biliyon mu? Biliyom.Kadınlarda olur. Hadi ordan sen de...Erkeklerde olur.Herkeste olur.
Hayatınız boyunca, en amansız rakiplerinizle mücadele ederken bile, insanlığınızı unutmayın...
Nereye götürülüyor bu toplum Allah aşkına! Dikkat edin, açık söylüyorum: Piçlerin yetiştirilmek istendiği bir toplum meydana getirilmek isteniyor!